Laiklik ihlalleri, Ekim ayı boyunca yargı, devlet kademeleri ile akademide, eğitimde ve toplumsal alanda sistematik bir biçimde artarak sürmüştür. 

Başta AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu ve gerici faaliyetleriyle bilinen yapılar olmak üzere, tarikat cemaat uzantısı vakıf ve derneklerle resmi işbirlikleri devam etmiştir.

Mülki idare amirlikleri ile bakanlıkların tarikat cemaat uzantısı yapılarla yürüttükleri resmi faaliyetlerin yanı sıra bu yapılara tahsis edilen kamu kaynakları ile ortak yolsuzlukları dikkat çekicidir. Ekim ayı verileri, siyaset ve devlet kademeleri ile bürokrasinin, Anayasa’nın laiklik ilkesini hiçe sayarak tamamen dini içerikteki programlarının yanı sıra aşiretlerle laik hukuku hiçe sayan faaliyet ve düzenlemeleri sürdürdüğünü, ortaya koymaktadır.   

Ekim ayında tarikat ve cemaat bağlantılı isimlerle birlikte siyaset alanındaki yetkili ağızların şeriata atıf yaparak idam cezası çağrılarının yanı sıra, Cumhuriyet karşıtı söylemleri ile yargı kararları ve açıkça ilan edilen şeriat mahkemeleri de laik hukukun tasfiyesinde gelinen tehlikeli aşamanın ve ülkemizin büyük bir karanlığa doğru hızla itildiğininin göstergesidir.

Siyasi iktidarın “Yeni Anayasa” dayatması, meclisteki diğer laiklik ve Cumhuriyet karşıtı unsurlardan destek bulmaya devam etmiştir. Bir yandan bu başlığın muhalif partilerce pazarlığa açılmasına, diğer yandan Medeni Kanuna karşı söylemlerin yeniden yükselmesine ilişkin veriler Ekim ayı raporumuzda yer almaktadır. Bu durum, laiklik karşıtı saldırının bütünlüklü bir biçimde artacağının işareti olarak okunmalıdır.  

Ekim ayı verilerine göre, İsrail’in Filistin’e dönük saldırganlığı siyasi iktidar ve dinci gerici çevreler tarafından hilafet ve cihat çağrılarının yapıldığı laiklik karşıtı eylem ve söylemlere kılıf olarak kullanılmaya devam etmiştir. Resmi ağızlarca da yapılan ümmet vurgusunun yanı sıra cihatçı terör örgütü üyelerinin kamu kaynaklarından desteklendiğine ilişkin bilgiler yine Ekim ayı verilerinde yer almaktadır.

Diyanet İşleri Başkanlığı ile tarikat ve cemaat yapılanmalarının artan siyasi ve ekonomik gücünü ortaya koyan faaliyetler Ekim ayı boyunca sürmüştür. Eğitim kurumlarının bu yapılara tahsis edildiği verilerle ortaya çıkmaktadır. ÇEDES ve “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”nin uygulanması konusunda Milli Eğitim Bakanlığı ile yürüttükleri faaliyetler ise yine artarak devam etmiştir. Gelecek kuşakları bilim dışı ve laiklik karşıtı, gerici uygulamalarla kuşatan bu faaliyetler, siyasi iktidarın “bilimsel değil, dini eğitim” vurgusuyla bir arada değerlendirildiğinde karşı devrimin piyasacı ve gerici ideolojik saldırısının boyutları gözler önüne serilmektedir.

Üniversitelerdeki lakiklik karşıtı ve bilim dışı faaliyetler de dikkate alındığında, ülkemizin bilimsel düşünceden hızla uzaklaştırıldığı ortaya çıkmaktadır.

Ekim ayı raporumuzda yer alan verilere bakıldığında, karşı devrim hamlesinin giderek daha bütünlüklü ve tehlikeli bir biçimde hızlanarak sürdürüldüğü bir kez daha görülmektedir.

Laiklik Meclisi İzleme Merkezi olarak yukarıda bahsedilen gündemlerden ulaşabildiklerimizin ayrıntılı dökümlerini 150 kapsamlı başlıkta aşağıdaki Ekim 2024 Laiklik İhlalleri Raporu’nda yer verdik.

Laiklik Meclisi İzleme Merkezi

"LAİKLİK İHLALLERİ RAPORU, Ekim 2024" nu indirmek için tıklayın.

MEVZUAT DEĞİŞİKLİKLERİ, MAHKEME KARARLARI VE YARGI

1. Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı, 14 Mayıs'ta Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen bir duruşmada başörtülü mahkeme heyeti başkanı ve üye hakimi "laikliğe aykırı" olduğu gerekçesiyle reddeden avukat Alperen Demirdiş hakkında dava açtı. Ankara 35. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, Demirdiş’in “görevi kötüye kullanma” suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası alması istenirken, “halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama” suçundan da 6 aydan 1 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. (3 Ekim)
2. Süleymancılar tarafından dolandırıldığı iddiasıyla açtığı davada yaşanan hukuksuzluklar ile ilgili CİMER’e başvuran bir iş insanının şikayeti Çağlayan Adliyesi Terör Savcılığına gönderildi. Aydınlık Gazetesinden Kaan Arslan’ın haberine göre iş insanı, cemaatin yönettiği Zeytinburnu Ömer Avni Yel Öğrenci Yurdu’nun baş hocası ve dernek başkanı tarafından dolandırıldığı iddiasıyla dava açmış, bilirkişilerin sahte raporlar düzenlediği ve bu sebeple davanın aleyhinde sonuçlandığını belirtmişti. (9 Ekim)
3. Adana’nın Kozan ilçesinde bulunan Ahmet Yesevi Camii Kuran kursuna gelen bir çocuğu tam 11 yıl boyunca istismar ettiği (nitelikli cinsel istismar) ortaya çıkan ve Mart 2024’te Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 48 yıl hapis cezası istenerek tutuklanan cami imamı tahliye edildi. (11 Ekim)
4. Cumhuriyet düşmanı Şeyh Sait’e hain dediği için AKP Erzurum milletvekili Abdurrahim Fırat’ın şikayeti üzerine hakkında soruşturma başlatılan avukat Taha Numan Tekin “ifadesinin eksik olması” nedeniyle savcılık talimatıyla Adliye'ye kelepçelenerek götürüldü. (11 Ekim)
5. HSK müfettişi Mehmet Aslan, Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) binası mescidinde boğazından bıçaklandı. (22 Ekim)
6. Ağrı Patnos’ta, 18 yaşındaki bir kişinin, 14 yaşındaki amcasının kızına defalarca tecavüz ettiğinin ortaya çıkmasının ardından kız çocuğunun ailesi 1 milyon TL karşılığında kızlarını tecavüzcü ile evlendirmek istedi. Yargıya taşınan olayla ilgili Patnos Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren dava sırasında Cumhuriyet Savcısı, istismarcı ile mağdur çocuğun arasında “Sevgililik ilişkisi bulunduğu” iddia etti. Ağır Ceza Mahkemesi sanığa oy birliğiyle iyi hal indirimiyle 16 yıl 8 ay hapis cezası verdi. (25 Ekim)

SİYASAL İKTİDAR

              Cumhurbaşkanlığı ve AKP Hükümeti

1. AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, infaz sistemiyle ilgili sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda “Vicdanları rahatlatacak, toplumda devlete olan güveni güçlendirecek, özellikle de cezasızlık algısının önüne geçecek adımları Meclisimizle iş birliği içinde mutlaka atacağız.” ifadelerini kullandı. (1 Ekim)
2. AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, “Yeni anayasa” dayatmasıyla ilgili olarak sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Türkiye’nin 21’inci yüzyılda büyük hedef ve iddialarını gerçekleştirmesi ancak yeni, uzlaşmacı, özgürlükçü, katılımcı, sivil bir anayasa ile mümkündür. Bugün bir kez daha tüm partileri ve milletvekillerini, toplumumuzun tüm kesimlerini, Türk demokrasisini yeni ve sivil bir anayasa ile taçlandırma mücadelemize omuz vermeye davet ediyorum.” ifadelerini kullandı. (1 Ekim)
3. AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın başdanışmanlarından Oktay Saral, artan şiddet olaylarına karşı oluşan tepkiler üzerine sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda “Televizyon dizileri, sabah programları, video oyunlarının hepsi bir filtreden geçirilmeli gerekirse yasaklanmalı ve yayından kaldırılmalıdır” dedi. (5 Ekim)
4. AKP’li eski Sağlık Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ hakkında sosyal medyada Menzil cemaatinden haksız kazanç elde ettiği ve Londra’daki Menzil dergâhına giderek müritleri dolandırmaya çalışacağı iddia edildi. Bakanlığı döneminde Menzil’in devlet kadrolarında yer edinmesinde etkili olduğu ileri sürülen Akdağ’ın, cemaat içindeki bölünmenin merkezinde yer aldığı belirtiliyor. (6 Ekim)
5. AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada “Kadına şiddetin en temel nedeni alkol bağımlılığıdır” diyerek CHP lideri Özgür Özel’e yönelik “Kadına yönelik şiddetle mücadeleye katkı sunmak istiyorsan rakı reklamı yapmaktan vazgeç” ifadelerini kullandı. Erdoğan konuşmasında “Ülkemizde birileri Hamas’a terör örgütü iftirası atarken, biz Hamas Filistin’in Kuvâ-yi Milliye’sidir dedik. 1 yıldır aynı yerde sapasağlam duruyoruz.” dedi. (9 Ekim)
6. AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan Türkiye Diyanet Vakfı tarafından Arnavutluk’un başkenti Tiran’da “Balkanlar’ın en büyük camisi” olarak inşa edilen Namazgâh Camii’nin açılışına katıldı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın dua ettiği açılışa da katıldı. Diyanet İşleri başkanı Ali Erbaş’ın dua ettiği açılışta konuşan Erdoğan, “Ezanlarıyla bütün insanlığı tevhide, kulluğa ve Allah’a çağıran, kubbesiyle müminleri birleştiren, mihrabıyla yüzleri ve gönülleri yüce Rabbimize döndüren hakikat merkezleridir. Yüce dinimiz biz Müslümanlara camiler inşa etmeyi ve camilerimize sahip çıkmayı bir görev olarak yüklüyor. Bugün camiler inşa ettiğimiz gibi bu camilerin temsil ettiği değerleri yaşamak ve yaşatmak için de hep birlikte gayret göstermeliyiz.” dedi. (10 Ekim)
7. Aralarında tarikat ve cemaat uzantılarının yer aldığı, “Kâr amacı gütmeyen kuruluşlar” adı altında faaliyet gösteren yapılara 2024’ün Ocak-Eylül döneminde bütçeden aktarılan paranın 25 milyar TL’ye dayandığı ortaya çıktı. Birgün Gazetesinden Mustafa Bildircin’in haberine göre Sayıştay’ın, “isimleri kamuoyundan gizleniyor” tespitini yaptığı dernek, birlik, kurum, sandık ve benzeri kuruluşlara 2024 yılının Ocak - Eylül dönemi bütçe gerçekleşme verilerine göre, toplam 24 milyar 25 milyon 226 bin TL transfer edilirken bunun 2 milyar 70 milyon TL’si, ismi açıklanmayan dernek, birlik kurum ve kuruluşlara, 912 milyon TL Yunus Emre Vakfı’na, 3 milyar 952 milyon TL ise Maarif Vakfı’na aktarıldığı bildirildi. ayıştay’ın genel faaliyet raporuna göre, Türkiye’deki 111 kamu idaresi, yardım yaptığı birlik, kurum ve kuruluşlara yönelik bilgilere faaliyet raporlarında yer vermiyor.  (17 Ekim)
8. Cihatçı terör örgütü IŞİD’in Kasım 2023’te İstanbul’daki sinagog, kilise, alışveriş ve eğlence merkezlerine saldırı düzenleyeceğine dair istihbarat alınması sonrası yakalanan ‘Ebu Leys’ kod adlı Mohammed Khlaf İbrahim'in, Kızılay'dan engelli maaşı aldığı ve Türkiye’de kendisine oturma izni verildiği ortaya çıktı. Gaztetci Timur Soykan, ulaştığı bilgileri paylaşarak IŞİD’in İstanbul’da saldırı düzenleyeceğine ilişkin istihbarat gelmesi üzerine şüphelilerden birinin Türkiye'deki IŞİD'in önemli yöneticilerinden diğeri de Kızılay’dan engelli maaşı alan Muhammet İbrahim olduğunu bildirdi. Halk TV’de katıldığı programda “Bu kişinin telefonunda keşif fotoğrafları bulunuyor. Telefon incelenirken bir fotoğraf karesi daha bulunuyor. Orada da örgütün gelişimi ile ilgili yeni bilgiler elde ediliyor. Görüntülerde IŞİD'e bağlılıklarını bildiriyorlar. Yüzlerini kapatmışlar ve telefondaki notta şöyle diyor, Türkiye'deki Taka Taburudur ve Ebu Şehid taburudur. IŞİD'e bağlılıklarını bildiriyorlar diye. Para toplama silah toplama aşamasındalar. Bunlar IŞİD Şam Valisine bu fotoğrafları göndererek 'Biz artık hazırız' diyorlar. Bunlar Kızılay'dan engelli maaşı alan kişiler.” diyen Soykan IŞİD’in kurucusu Ebubekir Bağdadi'nin kuzenine ve amcasının oğlu Hasan İbrahim’e yabancı kimlik numarası ile oturma izni verildiğini, bunların örgüt için çalışmaya devam ettiğini söyledi. (22 Ekim)
9. Ankara'nın Kahramankazan ilçesindeki TUSAŞ (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.) Merkez Yerleşkesine düzenlenen ve yedi kişi hayatını kaybettiği, 22 kişinin yaralandığı terör saldırısı sonrasında kuruluşun yerleşkesinde bulunan camiye dışarıdan namaza gelindiği, müftülük tarafından 4-6 yaş Kuran kursu ve çocuk şenlikleri düzenlendiği ortaya çıktı. Gazeteci Yılmaz Özdil “Okul öncesi çocuklara, müftülük tarafından TUSAŞ içerisindeki camide 4-5 yaşındaki çocuklara Kur’an kursu veriliyor, çocuk şenliği düzenleniyor.” dedi. (25 Ekim)
10. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kapsamında AKP'li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan'ın Anıtkabir ziyareti sırasında yine Erdoğan sloganları atıldı. Erdoğan ve beraberindekiler Anıtkabir'e giriş yaparken, kalabalıktan bir grup ıslık çalarak "Reis" ve "Adam geliyor" sloganları attı. 2524 sayılı Anıtkabir Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun’a göre yayınlanan Anıtkabir Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Yönetmeliğin “Törenler” başlıklı 35. maddesinde; “Anıtkabir'de, ancak Atatürk'e saygı için çelenk konabilir, tören düzenlenebilir. Başka amaçlarla; tören, yürüyüş ve gösteri düzenlenemez, çelenk konamaz. Anıtkabir'in manevi varlığına yakışmayan her türlü tavır, hareket, söz, yazı ve davranışlara izin verilmez” hükmü yer alıyor. (29 Ekim)
11. AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan Saray’da yapılan 29 Ekim Özel Programı'nda açıklamalarda “Türkiye Cumhuriyet'inin bizim binlerce yıllık devlet tecrübesinin son temsilcisidir. Kuruluşundan itibaren cumhuriyetimizin kimi hatalı tercihleri olmuştur. Bunun hiçbiri insanı değerlerimizi gölgelemeye yetmez. Bu millet maruz kaldığı tüm saldırılara rağmen küllerinden doğmayı başarmış asil bir millettir. Yeniden güçlü bir başlangıcın arifesindeyiz. Geçmiş hesaplaşmaları bırakıp önümüzü Türkiye Yüzyılı'na çevirmemiz gerektiğine inanıyorum. Böyle bir dönemde 85 milyon Türkiye Yüzyılı etrafından bütünleşmemiz daha hayati bir hale gelmiştir.” ifadelerini kullandı. (29 Ekim) 
12. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu'nda düzenlenen 29 Ekim Özel Programı'nda saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş dua etti, Kuran tilaveti yapıldı. (29 Ekim)
13. Partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuşan AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin “Öcalan çağrısı” hakkında “önümüze açılan tarihi fırsat çerçevesi” yorumunda bulunurken CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i tebrik ederek “CHP’nin doğru yerde duracağına, kardeşliğin safında yer alacağına yürekten inanmak istiyorum.” dedi. “Geçtiğimiz bir asır boyu yaşadığımız sorunlar cumhuriyetten değil fikrin arkasına saklanarak onu istismar edenlerden kaynaklandı. Cumhuriyet fikrinin arkasına saklanıp zulmettiler, ötekileştirdiler, bu ülkenin huzuruna, birliğine, ezeli ve ebedi kardeşliğine en büyük zararı verdiler.” diyen Erdoğan “Ey Türk’ü ve Kürt’ü İslam’ın şanlı ordusu kılan Allah’ım! Türk’ün ve Kürt’ün kardeşliğini koru. Bizi tekrar bu kadim coğrafyanın huzur ve barış ordusu yap.” ifadelerini kullanarak dua etti. (30 Ekim)

Mülki İdareciler ve Dış Temsilcilikler

1. Antalya Muratpaşa Kaymakamı İhsan Kara “Mevlid-i Nebi Haftası” ile “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” açılış programına katıldı. (1 Ekim)
2. Kulu Kaymakamı Ömer Faruk Canpolat ve AKP’li Belediye Başkanı Abdurrahim Sertdemir, “Mevlid-i Nebi Haftası” ile “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” kutlama programına katıldı. (1 Ekim)
3. Muş Valisi Avni Çakır, 1986’da “Camiler Haftası”, 2003 yılında “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” ilan edilen hafta dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Vali Çakır mesajında Camilerin sadece ibadet yeri olmadığının altını çizen Vali Çakır, “Camilerimiz, sadece ibadet mekânları değil, aynı zamanda gönül medeniyetimizin, milli değerlerimizin, vatan ve aile sevgisinin, birlik ve beraberliğin, dostluk ve kardeşliğin, paylaşma ve dayanışmanın öğretildiği mekânlar olarak önemli bir rol oynamaktadır. Bu yönüyle camilerimiz, huzur ve güven ortamının oluşmasında, kardeşlik bilincinin gelişmesinde, ilim ve irfan sahibi bir neslin yetişmesinde etkili olmuştur. Camiler bu misyonlarıyla kültür ve medeniyetimizin çok önemli bir parçasını oluşturmuştur” dedi. Din görevlilerinin topluma rehberlik ettiğini belirten Çakır, “Onlar fedakâr çalışmalarıyla toplumumuza ışık tutuyor, yarınlarımızın teminatı olan gençlerimizin ahlaki ve manevi gelişiminde büyük bir rol üstleniyorlar” ifadelerini kullandı. (2 Ekim)
4. Cizre Kaymakamı Ahmet Vezir Baycar, Cizre İlçe Müftülüğü’nün 4-6 yaş Kuran kursu kapsamında düzenlediği “Cami Çocuk Buluşması Programına” katılarak konuşma yaptı. Cizre'deki 4-6 yaş Kuran kurslarının sayısını 50'ye çıkaracaklarını söyleyen Baycar “Bizim 4-6 yaş programlarına eleştiriler geliyor çocukların yaşları küçük bu yaşlarda böyle bir eğitim almasınlar. Bu çok haksız ve yanlış bir eleştiridir. Ağaç yaş iken eğilir, biz çocuklarımıza bir şeyler vereceksek bu yaşlarda verebiliriz.  Belli bir yaş sonrasına davranış, karakter noktasında insanı değiştirmek pek mümkün olmuyor. Dolayısıyla elinizde bembeyaz bir sayfa var. Cizre'de şuan 31 tane 4-6 yaş kuran kursu var. Bahsedilen sıkıntıları aşarak bu sayıyı 50 kursa çıkaracağız inşallah. Bu eğitim modelini çok çok benimsediğim programdır. " ifadelerini kullandı. (10 Ekim)
5. İstanbul Bayrampaşa Kaymakamı Abdullah Çiftçi, Bayrampaşa Hacı Mustafa Kav Cami ve 4-6 Yaş Kur'an Kursunun açılış programına katıldı. (7 Ekim)
6. Erzurum Valiliği, sosyal medya hesabından paylaştığı “Erzurum İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, “Dünya Kadın Çiftçiler Günü“nde kadın çiftçilerle bir araya gelerek kutladı.” sözleriyle ziyarete ilişkin paylaştığı görüntülerde kadın çiftçilerin sadece gözleri açık kalacak şekilde giydiği ehram dikkat çekti. Tepkilerin ardından yine sosyal medya hesabında paylaşım yapan Valilik “yöresel örtünme kıyafeti” dediği ehramın “Tarihi ve kültürel mirasımız olan ehram, Erzurum’un köylerinde hemen hemen bütün kadınların dışarı çıkarken üzerlerine örttükleri bir sokak giysisidir.” olduğunu söyledi. (16 Ekim)
7. İstanbul Pendik Kaymakamı Mehmet Yıldız, Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’ın katıldığı, İstanbul Pendik İlçe Müftülüğü tarafından Pendik Çarşı Camii’nde düzenlenen “Erenköy Kur’an Kursu 8. Hafızlık İcazet Programı”na katıldı. Yıldız’ın yanı sıra programa AKP’li Pendik Belediye Başkanı Ahmet Cin de katıldı. (20 Ekim)
8. Kocaeli Valisi Aktaş, AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu TÜGVA ve TÜRGEV ile birlikte çocuk istismarıyla gündeme gelen ENSAR, İmam Hatipliler Derneği, İlim Yayma Cemiyeti gibi çok sayıda gerici örgütlenmenin yer aldığı Eğitime Destek Platformu toplantısına başkanlık yaptı. Mehmet Akif Ersoy Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi konferans salonunda yapılan toplantıya Vali Aktaş’ın yanı sıra İl Müftüsü Mehmet Sönmezoğlu, İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Akmanşen, Gençlik ve Spor İl Müdürü Gökhan Yavaşer, Gençlik ve Spor Bakanlığı Bakanlık Müşaviri, İlim Yayma Cemiyeti ve Eğitime Destek Platformu Kocaeli Şube Başkanı Feyzi Utaş, TÜGVA İl Temsilcisi Mustafa Salın ve benzeri gerici örgütlenmelerin temsilcileri katıldı. (22 Ekim)
9. İstanbul Valiliği tarafından Vali Davut Gül’ün ev sahipliğinde Cumhuriyet’in 101. kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen program Kuran tilavetiyle başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı sonrasında İstanbul Müftüsü Safi Arpaguş dua okudu. (29 Ekim)

TRT ve RTÜK

1. NOW TV’de yayınlanan Kızıl Goncalar dizisinin yayından kaldırılması için tarikat ve cemaatlerin baskısı ve oyuncuların tehdit edilmesinin ardından RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin yaptığı sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Üst Kurulumuz yeni yayın döneminde dizi filmlerle alakalı denetim sürecini titizlikle yerine getirmektedir. Hem çok izlenen hem de çokça şikâyet edilen yapımlar olan dizi filmler, yayıncılık ilkelerini ihlal ettikleri durumlarda toplumsal refleksleri de beraberinde getirmektedir. Yeni bir yayın döneminin başlangıcında vatandaşlarımızın çokça rahatsız olduğu yapımlarla alakalı izleme uzmanlarımız teyakkuzdadır. Bu minvalde toplumumuzda tepkiyle karşılanan, millî güvenliğimizi ihlal ettiği iddia edilen dizilerle ilgili takibimiz aralıksız devam etmektedir. Vatandaşlarımızın içi rahat olsun. Gerekli incelemelerden sonra yasa ihlali yapan yapımlar varsa gerekli müeyyideler uygulanacaktır” ifadelerini kullandı. Kızıl Goncalar ve Kızılcık Şerbeti dizilerine inceleme başlatıldığı iddia edildi. (3 Ekim)

Milli Eğitim Bakanlığı

1. Ordu Aybastı’da bulunan Aybastı Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde 16 öğrenci, müdür yardımcısı tarafından sözlü ve fiziksel istismara maruz bırakıldıkları gerekçesiyle okul idaresine şikayette bulundu. Olayla ilgili hukuki süreç devam ederken Aybastı Belediyesi’nde çalışan bazı idarecilerin, şikâyette bulunan öğrencilerin ailelerine baskı yaparak ifadeleri geri çektirdiği öne sürüldü. Birgün Gazetesinden Onur Durmuş’un hbaerine göre söz konusu müdür yardımcısının, öğrencilerin savcılığa şikayette bulunmasından yaklaşık 4 ay önce Aybastı Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde müdür yardımcısıyken okul idaresi tarafından “çocuklara cinsiyetçi ifadeler kullanma” gerekçesiyle hakkında soruşturma açıldığı ve geçici olarak Aybastı Anadolu Lisesi’ne gönderildiği de ortaya çıktı. (2 Ekim)
2. Personel ve malzeme yetersizliği nedeniyle okullarda hastalıklar kol gezerken Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2024’te dini vakıf ve derneklere tam 5.8 milyon lira aktardığı ortaya çıktı. Szöcü Gazetesinden Deniz Ayhan’ın haberine göre 2024 yılında MEB bütçesinden vakıf ve derneklere 5 milyar 895 milyon 926 bin TL aktarılırken 2025 yılında bu kalemden 7 milyar 8 milyon 636 bin TL ödenmesi öngörülüyor. (2 Ekim)
3. AKP’li Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin İstanbul Esenyurt'ta inşaatı devam eden ve “Türkiye'nin en büyük lise kampüsü” olarak adlandırılan kampüsü ziyaret etti. Medrese formunda planlanan ve yaklaşık 68 bin metrekarelik alana inşa edilen kampüste incelemelerde bulunan Tekin, burada yaptığı açıklamada kampüsün Kasım ayında tamamlanacağını ve kademeli olarak eğitime başlayacağını duyurdu. Kampüsün içinde 8 ayrı lisenin bulunacağını söyleyen Tekin “Bu kampüste 320 derslik var. Sekiz lise olacak burada. Ayrıca bir kız yurdu, bir erkek yurdu, spor salonları, konferans salonları, atölyeler, laboratuvarlar ve bir cami bulunuyor. Öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin ibadetlerini rahatça yapabileceği bir camimiz var. Ayrıca, Türkiye'de belki de hiçbir kampüste olmayan bir bilim merkezi ve bitişiğinde bir planetaryum da bulunuyor. Bu planetaryum tam anlamıyla faaliyete geçtiği durumda, İstanbul'daki öğrencilerimizin tamamına hizmet edecek. Buradaki kampüsümüz yaklaşık 10 bin öğrenci kapasiteli olacak. Fen lisesi, mesleki ve teknik Anadolu lisesi, imam hatip lisesi ve 5 Anadolu lisesi bulunacak.” dedi. (5 Ekim)
4. Artan yoksulluk, okula aç giden çocuk sayısındaki artış ve temizlik personeli nedeniyle hijyen okullarda sorunu büyürken Ankara Çankaya Dikmen’de Ahmet Yesevi Ortaokulu’na inşa edilecek mescit için bağış kampanyası başlatıldığına dair sosyal medyadan da görseller paylaşıldı. Birgün Gazetesindeki habere göre okul yönetimi, bağış kampanyasının okulun Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri tarafından organize edildiğini ve Müftülük tarafından da desteklendiğini söylerken, 60 bin TL para toplandığı, 20 bin TL daha toplanmasının hedeflendiği açıklandı. (11 Ekim)
5. Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2023-24 örgün eğitim istatistiklerini baz alan araştırmalara göre, okul dışında kalan çocuk sayısı yaklaşık 612 bine yükseldi. Ne eğitimde ne de istihdamda yer alan kadın ve kız çocuklarının oranı erkeklere göre çok daha yüksek. Eğitim Reformu Girişimi'nin (ERG) analizine göre, okul dışında kalan çocuk sayısı %38,4 arttı. Böylece zorunlu eğitimde olması gereken 200 bine yakın çocuk daha eğitim dışına çıktı. Okuldan ayrılma %74 oranıyla en çok ortaöğretim (lise) seviyesinde yaşandı. 14-17 yaş aralığındaki bu çocukların sayısı geçen yıla kıyasla 168 bin artarak 452 bine ulaştı. (11 Ekim)
6. Mardin Artuklu ilçesi Nur Mahallesi'ndeki Vedat Kaya Ortaokulu’nda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni ve eski TÜGVA Başkanı 3 kız çocuğuna tacizden bulunduğu iddiasıyla gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Şahsın, 2015-2017 yılları arasında AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Mardin Şube Başkanlığı yaptığı öğrenildi. (11 Ekim)
7. Avrasya Bir Vakfı ile Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi’nin “Cumartesi Konferanslarına” katılarak konuşma yapan AKP’li Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'yle toplumu ve ülkesini imar eden şahsiyetler yetiştirmeyi ahlaki bir sorumluluk olarak, Bakanlık olarak üstümüze aldık. Milli ve manevi değerlerimizi yücelten, koruyan, insani değerleri kucaklayan nesiller yetişmesini istedik. En sonunda da medeniyetimizin üzerine inşa edildiği temel kavramlar olan aklıselim, kalbiselim ve zevkiselim sahibi nesiller yetiştirmek için madde, mana, akıl, duygu, nefis, vicdan, insan toplum ve zaman mekân dengesini gözeten bir program oluşturmaya çaba sarf ettik.” dedi. (13 Ekim)
8. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kadın öğretmenlere “Etkili Öğretmenlik için Dış Görünüm ve Giyim Kodları” dersi verileceği ortaya çıktı. Cumhuriyet Gazetesinden Aytunç Ürkmez’in haberine göre Beykoz İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü başta olmak üzere İstanbul’daki birçok ilçe müdürlüğünün, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve AKP Eskişehir Milletvekili Ayşen Gürcan’ın yönetiminde olduğu “Enstitü Sosyal” ile protokol imzaladığı ve protokol kapsamında kadın öğretmenlere “Etkili Öğretmenlik için Dış Görünüm ve Giyim Kodları” dersi verileceği ortaya çıktı. Beykoz İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından ise okul müdürlerine resmi yazı gönderildi. Enstitü Sosyal’in vereceği eğitime katılmak isteyen kadın öğretmenlerden form doldurması istendi. (15 Ekim)
9. Manisa Demirci Sabancı Öğretmenevi ve Akşam sanat Okulu “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” kapsamında, din görevlileri için kahvaltı programı düzenledi. (16 Ekim)
10. Ordu Aybastı Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde 16 öğrenciyi cinsel istismara maruz bıraktığı ortaya çıkan müdür yardımcısının daha önce Ağrı'da görev yaptığı okulda da 12 öğrenciye cinsel istismardan suçlandığı ve bu soruşturmanın takipsizlikle sonuçlandığı ortaya çıktı. (18 Ekim)
11. Aynı zamanda AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu Türkiye Gençlik Vakfı’nın (TÜGVA) Uşak İl Başkan Yardımcısı olan Uşak Lisesi Müdürü Kazım Dönmez’in okulda imam cübbesi ve sarıkla çocuklara “ders” verdiği ortaya çıktı. (18 Ekim)
12. Ankara Çankaya Öğretmen Hüseyin Hüsnü Tekışık İlkokuku'nda 4. sınıf öğrencisinin velisi zorunlu “din kültürü dersi” öğretmeninin öğrencilerden derse tespih getirmelerini istediğini sosyal medya hesabında paylaştı. Veli paylaşımında “Hani MEB AYM ve idare mahkemeleri nezdinde hep diyor ya, bu ders, din dersi değil, biz çocuklara zorunlu din, ibadet eğitimi değil Anayasa'da tanımlandığı şekliyle din kültürü ve ahlak bilgisi dersi veriyoruz diye. Bir çocuğun eline tespih verip 33 kere süphanallah, elhamdülillah dedirtmek mi din kültürü dersi? Yoksa bu zorunlu ibadet eğitimi mi? Anayasal çerçeve belli, AYM kararları, idari yargı kararları belli, MEB'in bu süreçlerdeki savunmaları da belli. Ve eminim pek çok okulda da durum bu. Bugün okul müdürüne durumu aktardım. Kendisi dinledi, notlarını aldı. Bu mesele çözülene kadar çocuğumu bu derse göndermeyeceğim. Devamında muafiyet için gerekli başvuruları yapacak, hukuksal her tür yola ayrıca başvuracak ve bu okulun önünde demokratik protesto hakkımı da basına ve kamuoyuna ulaşmak için her türlü aracı da kullanmaktan geri durmayacağım. Tüm yetkililere şimdiden duyurulur.” dedi. (22 Ekim)
13. Milli Eğitim Bakanlığı açıköğretime geçişi yönetmelik değişikliğiyle kolaylaştırdı. Tarikat ve cemaatlerin tepki göstermesi üzerine yapılan yönetmelik değişikliği ile açıköğretimi zorunlu eğitim kapsamına alan Bakanlık, örgün eğitimden kopuşun hızlanmasına neden olurken, tarikat ve cemaatlerin medrese uygulamasını da güçlendirecek. (23 Ekim)
14. Adana’da bir okulda İsrail saldırısında öldürülen HAMAS lideri Yahya Sinvar için özel anma programı yapıldı. Programda, dualar okundu, canlandırmalar yapıldı. HÜDA PAR’ın yayın organı İlkha’da yer alan haberde okulun adı verilmezken “Adana'da çocukların manevi gelişimine katkıda bulunan bir okulda gerçekleştirilen anma programında, Yahya Sinvar'ın fedakârlıkları ve direnişi, öğrencilerin canlandırmasıyla hayat buldu.” ifadeleri kullanıldı. (25 Ekim)
15. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından, okullarda uygulanan ve laikliğe aykırı olan ÇEDES projesi kapsamında eğitimcilere "sosyal medyada paylaşmayın" uyarısı yapıldı. Cumhuriyet Gazetesinden Cengiz Karagöz’ün ulaştığı ayrıntılara göre ÇEDES isminin artık daha az kullanılacağı ve faaliyetlerin “Değerler Kulübü” adıyla yürütüleceği öğrenildi. “Manevi danışmanların” okullarda şahsen bulunmayacağı ifade edilirken ÇEDES’in artık yürütme görevinin tamamen milli eğitim müdürlüklerince yapılacağı ve eğitimi verilecek etkinliklerin listesi dışında başka bir faaliyetin yapılmayacağı ifade edildi. (30 Ekim)
16. Milli Eğitim Bakanlığı ile Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yönetiminde olduğu Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) arasında protokol imzalandı. Protokol kapsamında ortaokullarda eğitim gören öğrencilere, sosyal, kültürel, sanatsal, bilimsel, sportif ve teknolojik etkinlikler yapılacağı, yarışma ve kurslar düzenleceği belirtildi. Bu kapsamda ortaokullarda “Değerler Eğitim Kulübü”, liselerde ise “Kültür ve Medeniyet Kulübü” kurulması istendi. Kulüp danışman öğretmenlerinin TÜGVA temsilcileri ile işbirşiği içerisinde olacağı da ifade edildi. (30 Ekim)
17. ÇEDES projesi kapsamında Yozgat’ta imamı olmayan köylerde öğrencilere imamlık ve müezzinlik yaptırıldığı ortaya çıktı. (30 Ekim)
18. ÇEDES projesi kapsamında Manisa Salihli’de özel eğitim öğrencilerine camide ders verildiği ortaya çıktı. (30 Ekim)

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı

1. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Kabine Toplantısı'nın ardından yaptığı açıklamalarda kadına yönelik şiddetteki artışa ilişkin değerlendirmelerinde Bakanlığın yürüttüğü çalışmaların “ailelerin korunmasına yönelik çalışmalar” olduğunu söyledi. Göktaş, "sosyal risk haritası" çıkardıklarını belirterek harita ile her aileye özgü koruyucu ve önleyici faaliyetler belirleneceğini savundu. Ailelerin karşı karşıya oldukları “risk ve tehditlere” karşı korunmasına yönelik çalışmalarının yoğun şekilde devam ettiğini söyleyen ve her aileye bir rehber sistemi ile “aile içi çatışmaların” gerçekleşmeden engelleneceğini ileri süren Göktaş, "İnşallah bu sistem 'güçlü aile, güçlü toplum' hedefimize ciddi katkı sağlayacak” dedi. (15 Ekim)
2. Türkiye’nin Konya, İzmit, İstanbul, Elazığ gibi farklı illerindeki anaokullarında ters çevrilmiş bardağın içindeki suyu tutan hava basıncını ortaya koyan deneyin “Kelime-i tevhid deneyi” olarak yapıldığı ortaya çıktı. Anaokullarının “Suyu tutan kâğıt gibi biriktirdiğimiz güzel davranışları bizi de tutan, dökülüp gitmesine engel olur ve davranışlarımızı önemli kılanan kelime-i tevhid olduğunu kavradık.” ifadeleriyle açıklandığı video görüntüleri sosyal medya hesaplarından paylaşıldı. (15 Ekim)

Adalet Bakanlığı

1. Samsun Kavaklı Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu “Mevlid-i Nebi Haftası” ile “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” kutlama programı düzenledi. Kurumun internet sayfasında paylaşılan haberde “Kavak İlçe Müftülüğü ile birlikte düzenlediğimiz programımız, suça Sürüklenen Çocuğumuzun Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Kurum vaizimiz Rafet Duman tarafından Mevlid-i Şerif okundu. Manevi rehberlik servisimiz tarafından hazırlanan, Suça Sürüklenen Çocukların katılımı ile “Çöle İnen Nur” adlı bir oratoryo gösterime sunuldu. Etkinliğin ilerleyen bölümlerinde, emekli İmam Hatip Hüseyin Yaprak tarafından konferans verildi.” ifadeleri yer aldı. (1 Ekim)
2. Amasya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu “Mevlid-i Nebi Haftası” ile “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” kutlama programı düzenledi. Kurumun internet sayfasında paylaşılan haberde “Program Cezaevi Vaizi Kadir Dikmen tarafından okunan Kuran-ı Kerim tilaveti ile başlamış olup, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hazırlamış olduğu sinevizyon gösterimi ile devam etti. Konferans sonrası cezaevinde hükümlü ve tutukların okumuş olduğu hatimlerin duası Cezaevi Vaizi Mehmet Buşkun tarafından yapıldı. Etkinliğin sonuna doğru Siyer-i Nebi Bilgi Yarışmasında dereceye giren hükümlü ve tutuklulara başarı belgeleri verildi.” ifadeleri yer aldı. (1 Ekim)

İçişleri Bakanlığı 

1. Diyarbakır'da katledilen 8 yaşındaki Narin Güran cinayeti soruşturmasında JASAT (Jandarma Suç Araştırma Timi) görevlilerinin, küçük kızın yerini bulabilmek için ‘üfürükçü’ye gittiği öne sürüldü. İddiaya göre söz konusu belge dava dosyasına da girdi. Jandarma Suç Araştırma Timi (JASAT) görevlileri, Narin’in kaybolmasının 7’nci gününde yerini bir ‘üfürükçü’ye sordu. 2 JASAT görevlisi, bir köy muhtarı ve bir korucu başı tutanak da tuttu. Dava dosyasına giren belgede JASAT görevlisinin olayı, “Bir muhtar Diyarbakır merkezde bir hoca olduğunu, kayıp şahısları okuyarak bulduğunu söyledi. Komutanlarıma haber vererek adrese gittik. Hoca okuyunca Narin’in ağabeyi M.G. sayıklamaya, bir yerleri tarif etmeye başladı. Sıra Narin’in annesine geldiğinde komutan beni çağırınca adresten ayrıldım” sözleriyle anlattığı yazıldı. (29 Ekim)

Milli Savunma Bakanlığı

1. 30 Ağustos’taki resmi mezuniyet töreninden sonra 28 yıldır okunan, ama geçen yıl kaldırılan Subay Andını kendi aralarında okuyan ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyen teğmenleri MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın yanı sıra 3 ay önce ölen SADAT’ın kurucusu ve yeni TSK’nın mimarı olarak adlandırılan Adnan Tanrıverdi’nin ekibinin hedef gösterdiği ortaya çıktı. Müyesser Yıldız “Harp Okulu’nda Teğmenler Depremi!..” başlıklı yazısıda “Söz konusu ekibin taarruzları teğmenlerle sınırla kalmadı, sıralı komutanlar başta olmak üzere Milli Savunma Bakanı, Genelkurmay Başkanı, Kuvvet Komutanı, MSB Rektörü ve Dekandan da hesap sorulması istendi. O ekipten bir isim ise geçen ay, kılıç çekme eylemini “isyan” olarak nitelendirip, Bahçeli ve Erdoğan olmasa üstünün örtüleceğini öne sürüp, “Bu basit bir eylem değil ve arkasında komuta kademesi var, Kara Kuvvetleri Komutanı’na kadar gidilmeli zira hemen isyan eyleminin akabinde soruşturma açılmalı ve eylemciler derdest edilmeliydi.” dedi. Bu mesajlar ve elbette Erdoğan’ın, “Bunları temizleyeceğiz… Biz bu kendini bilmezlerin at oynattığı meydana ülkemizi kesinlikle bırakmayız… İnşallah en kısa zamanda bu işi neticeye ulaştıracağız.” şeklindeki talimatları yerini bulmuş olmalı ki; henüz teğmenlerin ifadesinin alınması işlemi tamamlanmadan ilk fatura Kara Harp Okulu’ndaki komutanlara kesildi. Edindiğimiz bilgilere göre, bu hafta içinde sayısı 40’ı bulan okuldaki tabur, bölük ve takım komutanları görevden alınıp Okul Komutanlığı emrine verildi. Yerlerine de yeni atamalar yapıldı.” ifadelerine yer verdi. (11 Ekim)

DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI (DİB) – TÜRKİYE DİYANET VAKFI (TDV)

1. İstanbul Fatih’te yaz aylarında yaklaşık 600 çocuğun gittiği Hürrem Çavuş camisindeki Kuran kursunun “manevi eğitim” adı altında kış aylarında da devam edeceği açıklandı. Duyuru için akşam namazı sonrasında cami önünde düzenlenen programda kış faaliyetleri, bir çocuğun Kuran tilaveti ile başladı. Çocuklara namaz bilinci ve birçok alanda eğitim verileceği söylenen “kış faaliyetleri” kapsamında sabah namazı öncesi hadis dersleri, Pazar sabah namazı buluşmaları, kış Kuran kursu, manevi ortamda ders çalışma, namazla diriliş, kadınlara yönelik sohbet ve Kuran dersi gibi etkinliklerin yer alacağı belirtildi. Programın açılışında konuşan Hürrem Çavuş Camii İmamı Metin Kaçar, namazın kötülüklerden alıkoyduğunu, yapılacak namaz projeleri ile çocukların namaz alışkanlığı kazanmasının yanı sıra çeşitli hediyeler de alacağını söyledi. (3 Ekim)
2. Kamu kurumlarının harcamalarında kısıtlama öngören Tasarruf Genelgesiyle yurt dışında gerçekleştirilen organizasyonlara, “Mümkün olan en az sayıda personel ile katılmasını” öngörmesine karşın Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, kalabalık bir heyetle yurt dışına gittiği öğrenildi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “Hoca Ahmet Yesevi ve Onun Manevi Mirası” başlığıyla Kazakistan'ın başkenti Astana'da düzenlenen 3 Ekim’deki Uluslararası İlmi ve Teorik konferansına kalabalık bir heyetle 1 Ekim’de Astana’ya gittiği bildirildi. (5 Ekim)
3. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesi ve personel sayısı üzerine araştırma yapan Emekli Mülkiye Başmüfettişi Mahmut Esen Diyanet’in bütçesi ve personel sayısı ile birçok bakanlığı geride bıraktığını anımsattı. Cumhuriyet Gazetesi’nden Mustafa Çakır’ın haberine göre Esen, “Vakfı; vakfa bağlı üniversitesi, işletmeleri/ şirketleri de olan holdinglere benzer devasa bir yapı” dedi. Emekli Mülkiye Başmüfettişi Mahmut Esen’in Diyanet bütçe ve personel araştırmasında, açıklanan verilerin şeffaf olmadığına da dikkat çekildi. Laik bir ülkede din hizmeti; din eğitimi/öğretimi için bu kadar yüksek oranda kamu kaynağı kullanılmasının kamuoyunun dikkatini çekmesinin olağan olduğuna işaret edilen araştırmada “Ancak açıklanmış veriler, kullanılan kamu kaynağı ve kamu personeli sayısının tümünü yansıtmaktan uzaktır. Din hizmetleri için yapılan harcamaların tüm kamu kurum/kuruluşlarını kapsayacak şekilde ele alınmasında yarar vardır. Böylelikle din hizmetleri için kullanılmış kamu kaynaklarının tümünü görmek olanaklı hale gelecektir.” İfadeleri yer aldı. Araştırmada, Türkiye’de din hizmetleri, dini eğitim/öğretim işlerinin sadece Diyanet’e bırakılmadığı, bu konularda Milli Eğitim’in de görevlendirildiği belirtildi. Bakanlık bünyesindeki Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’nde toplam 104 bin 433 personel istihdam edildiği, genel müdürlüğün 2023 yılı harcama toplamının da 41.6 milyar TL olduğu, bu rakamın MEB gider bütçesinin yüzde 7’sine karşılık geldiği bildirildi. Araştırmada, “Diyanet İşleri Başkanlığı, bilinen teşkilatının yanı sıra vakfı; vakfa bağlı üniversitesi, işletmeleri/ şirketleri de olan dolayısıyla holdinglere benzer devasa bir yapıdır” denildi. Araştırmada, vakıf ve vakfa bağlı kuruluşların gelir/giderlerini içeren mali bilgilere faaliyet raporlarında rastlanılamadığı kaydedildi. Bağışlardan elde edilen tutarlarının açıklanmasından da vazgeçildiği, yapılmış bağış adedinin belirtilmesiyle yetinildiği belirtildi. (8 Ekim)
4. İsrail katliamlarına karşı boykot çağrısı yapan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın damadının boykot listesindeki iki ürünün bölge distribütörlüğünü yaptığı belirlendi. Birgün Gazetesi’nden Mustafa Bildircin’in haberine göre Damat Şirinat’a ait olan ve 2007 yılında kurulan petrol ürünleri ile otomotiv alanındaki şirketin, “İsrail’e destek vermek” ile suçlanan markaların Sakarya’daki temsilcisi olduğu bildirildi. Distribütörlüğün 2011 yılında alındığı, 2012 yılında ise şirketin, “Genel satış performansı Türkiye birinciliği” elde ettiği belirtildi. Öte yandan şirketin, markanın dünyada yalnızca 69 kişiye verdiği, “Elçilik kulüp üyesi” unvanına sahip olduğu da ifade edildi. (8 Ekim)
5. Gaziantep İl Müftüsü Hüseyin Hazırlar “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” kapsamında, Türkiye’de Hizbullah adıyla faaliyet yürüten islamcı terör örgütü bağlantılı Kuran Nesli Platformu Gaziantep İl Temsilciliği üyelerini kabul etti. (9 Ekim)
6. Özbekistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Müsteşarlığı tarafından "İslam Barış ve İyilik Dinidir" başlığıyla düzenlenen konferansın açılışına video konferansla ile katılan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş “İslam'ın hayat veren ilke ve değerleri âlimlerimizin çabasıyla yeryüzüne egemen olacak.” dedi. (10 Ekim)
7. Anayasayı ve laikliği sürekli ayaklar altına alan ve lüks harcamalarıyla bilinen Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş “Şimdiye dek 3 bin kişiye hakaret davası açtım.” dedi. (11 Ekim)
8. 2023 yılının Ekim ayında bir öğrenciye cinsel istismar nedeniyle tutuklanan ve yaklaşık 6 ay cezaevinde kaldıktan sonra “adli kontrol” şartıyla serbest bırakılan Akçakale Fatih Sultan Mehmet Ortaokulu'nda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine giren Şanlıurfa Akçakale ilçesi müftüsü Halil Bilik, davası devam ederken Şanlıurfa İl Müftü Yardımcılığı görevine getirildi. Bilik’in ÇEDES projesi kapsamında “manevi danışman” olarak görevlendirildiği "Peygamberimizin Hayatı" dersinde "değerler eğitimi" veriyordu. (12 Ekim)

9. Batman İmam Buhari yatılı erkek Kuran kursunda icazet töreni düzenlendi. Hafızlık icazeti alan öğrencilerden biri “Medreseye gelerek kendimizi ilme adadık. Babamız bizi ilk gönderdiğinde sevmiyor ve istemiyorduk ama şimdi insanların en büyük ihtiyaçlarının ilim olduğunu anladım. 6 yıl önce bu medreseye geldim ve ilk bir yılım Kur'an-ı Kerim'i öğrenmekle geçti ve ardından iki yıl sonra hafızlığı bitirdim. Ardından Arapça ilmini okumaya başladım. Hocalarımızın emeği sayesinde bu günlere geldik. İnşallah bütün çocuklar da bizim gibi küçük yaşta okurlar.” dedi. (14 Ekim)

10. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin Ocak - Eylül 2024 dönemi harcamalarına ilişkin verilerine göre, Ali Erbaş’ın başkanlığını yaptığı Diyanet, Ocak-Eylül 2024 döneminde toplam 74 milyar 571 milyon 669 bin TL harcadı. Başkanlığın Ocak-Eylül döneminde en çok harcama yaptığı ay, 9 milyar 905 milyon 630 bin TL ile Ağustos ayı oldu. Birgün Gazetesinden Mustafa Bildircin hbaerinde harcamaları itibarıyla çok sayıda bakanlığı geride bırakan Diyanet’in 74,5 milyar TL’lik harcamasının aylara göre dağılımını paylaştı. (16 Ekim)

11. Ankara Müftüsü Hasan Çınar, yurttaşların birbirlerine sağladığı internet erişiminin hane dışında olması halinde, komşunun internetini kullanmanın “şirketle yapılan sözleşmenin kapsamı dışına çıkacağı için caiz olmadığını” öne sürdü. (16 Ekim)

12. 12 yaşındaki öğrenciye cinsel istismar nedeniyle tutuklandıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Şanlıurfa Akçakale Müftüsü Halil Bilik’in Şanlıurfa İl Müftü Yardımcılığının ardından Adana’ya vaiz olarak atandığı ortaya çıktı. (16 Ekim)
13. Toplum Çalışmaları Enstitüsü’nün araştırmasına göre Diyanet İşleri Başkanlığı yüzde 18,8 ile en çok güvenilmeyen ikinci kurum oldu. Birgün Gazetesinden Mustafa Bildircin’in haberine göre “Türkiye’de en güvenmediğiniz iki kurumu belirtir misiniz?” sorusuna cevap olarak yüzde 25,1 ile siyasi partiler en güvenilmez kurumlar arasında ilk sıraya yerleşirken Diyanet İşleri Başkanlığı yüzde 18,8’lik oran ile en güvenilmez ikinci kurum oldu. “En güvenmediğiniz iki kurumdan biri” olarak işaretlenme oranları ise yargı kurumları yüzde 18,4, hükümet yüzde 14,3, TÜİK yüzde 8,7, muhalefet yüzde 7,2, Meclis yüzde 4,9,  RTÜK: Yüzde 2,1. (18 Ekim)

14. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş İstanbul’da Eğitime Destek Platformu Okul Aile Birliği İl Başkanlığı tarafından düzenlenen “Bilinçli Aile Bilinçli Toplum” başlıklı programa katıldı. AKP’li Bağcılar Belediyesi Konferans Salonu’nda yapılan programda konuşan Erbaş burada yaptığı konuşmada “Gençlerin ve çocukların ahiret bilinciyle yetiştirilmesi gerekiyor. Gençlerimizin duygu ve düşüncelerinin cinsiyet ekseninde suistimal edilmesi başta aile kurumu olmak üzere ve ülkemizin geleceği hususunda üzerinde mutlaka durulması gereken çok büyük hususlar var. Bu bağlamda aile yapısını yok etmeyi hedefleyen faaliyetler karşısında ailenin korunması ve güçlendirilmesinde çalışmalarımız, yurt içinde ve yurt dışında büyük bir özveriyle devam ediyor.” dedi. Programa il müftüsü Safi Arpaguş’un yanı sıra Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Sevim Sayın Badak ile AKP’li Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir de katıldı. AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu TÜGVA ve TÜRGEV ile birlikte çocuk istismarıyla gündeme gelen ENSAR, İmam Hatipliler Derneği, İlim Yayma Cemiyeti gibi çok sayıda gerici örgütlenmenin yanı sıra TDV, DİB gibi kurumlardan oluşan Eğitime Destek Platformu, valilikler, milli eğitim müdürlükleri, aile sosyal hizmetler il müdürlükleri, gençlik ve spor il müdürlüklerinin bünyesinde faaliyet yürütüyor. (19 Ekim)

15. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, İstanbul'un Pendik ilçesindeki Amine Hatun Camii'nde düzenlenen "Hafızlık İcazet Merasimi"ne katıldı. (21 Ekim)

16. 2025 yılı için Diyanet İşleri Başkanlığı’na 130 milyar 119 milyon 153 bin TL bütçe teklif edilirken sadece “Mal ve Hizmet Alımı” için kullanması planlanan ödeneğin onlarca üniversitenin toplam yıllık bütçesini geride bıraktığı ortaya çıktı. Yıllık bütçesi Diyanet’in mal ve hizmet alımı için ayrılan ödeneğin altında kalan 78 üniversitenin arasında köklü üniversiteler de yer alırken Diyanet İşleri Başkanlığı'na 2025 yılı için belirlenmesi teklif edilen 130,1 milyar TL’lik bütçenin 3 milyar 885 milyon 282 bin TL’si “Mal ve Hizmet Alım” kalemine yazıldı. Başkanlığın 2024 yılında 2,5 milyar TL olan mal ve hizmet alım ödeneğinde 2025 yılı için öngörülen artış ise yüzde 55 oldu. (22 Ekim)

17. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kara kutusu olarak bilinen ve Sayıştay denetimine girmeyen Türkiye Diyanet Vakfı’nın Makedonya, Arnavutluk ve Kırgızistan’daki inşa ettirdiği üç caminin toplam maliyetinin 40 milyon avroyu aştığı belirlendi. Birgün’den Mustafa Bildircin’in haberine göre Makedonya’da yapımına devam edilen Üsküp caminin toplam maliyeti 15 milyon 468 avro oldu. Caminin 4 bin 100 metrekare alan üzerine inşa edildiği ve kapasitesinin 2 bin kişi olduğu bildirildi. Arnavutluk’un başkenti Tiran’da Meclis binasının hemen yanına inşa edilen Tiran Namazgâh Camii’nin yaklaşık maliyeti de 24 milyon 230 bin avro olarak açıklanırken TDV, Kırgızistan’da inşaatı süren caminin yaklaşık maliyetini ise 1 milyon 295 bin dolar olarak duyurdu. (25 Ekim)

18. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Düzce Çilimli’de müftü olan damadı Muhammed Likoğlu, hizmet süresinin yetmemesine rağmen, 1. sınıf ilçe olan İstanbul Beykoz Müftülüğü’ne, kızı Merve Safa Erbaş Likoğlu da Beykoz’da vaize olarak atandı. Sözcü Gazetesinden Deniz Ayhan’ın haberine göre Likoğlu çiftine villa gibi bir lojman da tahsis edildi. Lojmanı kızı ve damadı için bizzat Başkan Erbaş’ın eşi Seher Erbaş’ın seçtiği bildirildi. (26 Ekim)

19. Diyanet İşleri Başkanlığı’na duyulan toplumsal güvenin giderek azaldığını ortaya koyan anket sonuçlarının ardından, Başkanlık kurum içi anket yapma kararı aldı. Başkanlığın kendi düzenlediği anketin sonuçlarının da olumlu olmadığı ortaya çıktı. Birgün’den Mustafa Bildircin’in Diyanet kaynaklarından edindiği bilgiye göre, başkanlık personeli en çok Ali Erbaş’ın başkanlığı döneminde geleneksel hale dönüşen bayramlaşma programından duyduğu rahatsızlığı ifade etti. Edinilen bilgiye göre, “Hac, umre ve yurtdışı görevlendirmelerde personele adil davranıldığını düşünüyorum" ifadesinde personelin büyük bölümü, “Kesinlikle katılmıyorum" seçeneğini işaretledi. Başkanlık personelinin, "Diyanet'te çalıştığını" rahatça ifade edememesine yönelik haberlerin yayılmasının ardından ankete, "Diyanet İşleri Başkanlığı’nda çalıştığımı her ortamda çekinmeden rahatça ifade ederim" bölümü eklendi. Diyanet’te çalıştığını çekinmeden ifade ettiği belirtenlerin oranının düşük olduğu, buna karşın, “Kesinlikle katılmıyorum” seçeneğini işaretleyen oranının yüksek olduğu savunuldu. Görevlilerin personele, "Mutlaka kurşun kalemle doldurun" ikazını yaptığı da bildirildi. Talebin, teknik bir talep olabileceğinin altını çizen Diyanet kaynakları, “Ancak buna rağmen bazı personel, ‘Anket üzerinde oynayacaklar’ endişesi ile anketi tükenmez kalemle doldurdu” yorumunu yaptı. Diyanet çalışanları, “Sorular arasında verilen teknik bilgilerle personelin kolaylıkla tespitin yapılabileceğini düşünüyoruz. Cinsiyet, çocuk sayısı, medeni durum, evin kira olup olmadığı gibi bilgiler de soruldu. Çoğu kişi fişlenme kaygısıyla anketin bu bölümlerini doldurmadı” diye konuştu. (28 Ekim)

20. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Ocak 2023 ila Haziran 2024 dönemini kapsayan son bir buçuk yılda yurtiçi ve yurtdışı seyahatler için personele 516 milyon 489 bin TL ödediği ortaya çıktı. Aralarında icracı bakanlıkların da yer aldığı çok sayıda bakanlığı ve kamu kurumunu bütçesiyle geride bırakan Başkanlık, tüm eleştirilere karşın fahiş harcamalarına son vermedi. Başkanlığın tepki çeken fahiş harcama kalemleri arasında, “Yolluk” harcaması da yer aldı. Diyanet İşleri Başkanlığı, 2023 yılında personelin gerçekleştireceği şehir ya da yurtdışı seyahatler için toplam 155 milyon 3 bin TL yeme, içme ve konaklama ödeneği ayırdı. Ancak İskandinavya seyahatinin de gerçekleştirildiği 2023 yılında yeme, içme ve konaklama için ayrılan para yetmedi. Başkanlık, 2023’ün tamamında 305 milyon 399 bin TL’lik yeme, içme ve konaklama giderine imza attı. Başkanlığın, 2024 yılı için ayırdığı yolluk ödeneğinin de 302 milyon 728 bin TL olduğu bildirildi. 2024 için ayrılan 302,7 milyon TL’lik ödeneğin yarısından fazlası, yılın henüz ocak-haziran döneminde tüketildi. Buna göre, Diyanet'in 2024 yılının ilk yarısındaki yolluk harcaması kayıtlara, 211 milyon 89 bin TL olarak geçti. Diyanet’in 2025, 2026 ve 2027 yıllarında yolluklar için ayırdığı para da mali raporlarda paylaşıldı. Başkanlığın 2025, 2026 ve 2027 yıllarında sırasıyla 744 milyon 805 bin TL, 845 milyon 59 bin TL ve 917 milyon 383 bin TL yolluk giderine imza atması öngörüldü. (29 Ekim)

BELEDİYELER

1. Rize Kalkandere AKP’li Belediye Başkanı Mehmet Yılmaz, “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” nedeniyle Emekli Din Görevlileri ile Buluşma Programına katıldı. (4 Ekim)

2. CHP’li İstanbul Bayrampaşa Belediye Başkanı Hasan Mutlu Bayrampaşa Hacı Mustafa Kav Cami ve 4-6 Yaş Kur'an Kursunun açılış programına katıldı. Programa Mutlu’nun yanı sıra, AKP’li eski Belediye Başkanı Atilla Aydıner ve AKP milletvekili, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da katıldı.

(7 Ekim)

3. AKP’li Gaziantep Belediyesinin Başkanlığını AKP'li Cumhurbaşkanı R. T. Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın yaptığı Dünya Etnospor Konfederasyonu (DEK) tarafından Haziran ayında düzenlenen 6. Etnospor Kültür Festivalinde lokum, cevizli sucuk ve baklava dağıttığı ortaya çıktı. Festivalden yaklaşık 50 gün sonra “Etnospor Kültür Festivali Organizasyonu” başlığıyla gerçekleştirilen alım ile Ankatur Organizasyon Şirketine Belediye kasasından 270 bin TL ödendi. Harcamanın içeriği açıklanmadı. (23 Ekim)

4. AKP’li Şırnak Belediye Başkanı Mehmet Yarka AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu TÜGVA’nın Şırnak Şubesini ziyaret etti. TÜGVA Şırnak Şubesi ziyareti sosyal medya hesabında “Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Şırnak Şubesi olarak, Şırnak Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Yarka’yı ve ekibini vakfımızda ağırladık. Öğrencilerimizle verimli ve anlamlı bir sohbet gerçekleştirdik; Başkanımız, gençlerimizin sorunlarını dinleyerek taleplerini yerine getirmek için ellerinden geleni yapacaklarını ifade etti. Bu faydalı ziyaret sonunda, vakfımızın projeleri hakkında fikir alışverişinde bulunduk. Sayın Mehmet Yarka ve ekibine vakfımıza ziyaretlerinden dolayı teşekkür ederiz.” ifadeleriyle paylaştı. (30 Ekim)

ÜNİVERSİTELER

1. Yükseköğretim Kurulu Başkanı (YÖK) Erol Özvar Ankara’nın Altındağ ilçesinde yapımı tamamlanan “Fidan Diyanet Gençlik Merkezi Açılış Törenine” katıldı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın açılış konuşması yaptığı programa Özvar’ın yanı sıra Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, Ankara Valisi Vasip Şahin, Türk-Japon Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Konsey Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir katıldı. Erbaş konuşmasında Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı’nın gençlere yönelik yıllık 549 bin 923 etkinlik yaptığını söyledi. (9 Ekim)

2. Ankara Ufuk Üniversitesi Diyanet İşleri Başkanlığı ile birlikte “Manevi Değerler Eğitimi” sertifika programı duyurusu yayınladı. Prpgramda “Kuran-ı Kerim, İlmihal, Siyer, Manevi Rehberlik” başlıklarının yer aldığı görüldü. (18 Ekim)

3. İstanbul’da İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) tarafından düzenlenen “100. Yılında Türkiye’de İlahiyat Fakülteleri Uluslararası Sempozyumu”nda Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında iş birliği protokolü imzalandı. (18 Ekim)

4. Diyanet İşleri Başkanlığı, üniversite yönetimlerine ilçe müftülüklerince gönderdiği belgeyle üniversitelerindeki kulüplerin ismi ve sayısal bilgilerinin kendilerine iletilmesini istedi. Üniversite öğrencilerine yönelik “Gençlik Bilgi Yarışması” için bu bilgiler istenirken, gerekçe olarak “gençlerimin milli ve manevi değerlerine bağlı, medeniyet perspektifine sahip bir şekilde yetişmelerine katkı sağlamak” ifadeleri yer aldı. (25 Ekim)

5. Üsküdar Üniversitesi TÜBİTAK’ın desteğiyle “Yaratılışa Bütüncül Yaklaşım” ana temasıyla “VIII. Uluslararası Bilimler Işığında Yaratılış Kongresi” düzenledi. Üsküdar Üniversitesi NP Sağlık Yerleşkesi İbni Sina Oditoryumu’nda yapılan kongre sonrası yayımlanan “Yaratılış Manifestosu”nda evrenin varoluşunun bilinçli ve tasarımsal olduğu yönünde yeterli kanıt düzeyine ulaşıldığı söylendi. Manifestoda “Evrene zihin kuramı yetisini kullanarak baktığımızda büyük ve mutlak bir ilim, mutlak irade, mutlak güç, mutlak hikmet sahibi bir varlığın (Vacib-ül Vücud) olması zorunluluktur.”, “Evren yüksek bir bilinç ve üstün bir gücün ki bu ancak ‘İlahi irade’dir, O’nun ürünü olması zorunlu ideadır.”, “Ölümden sonra hayatın olmadığı bilimsel olarak söylenemez. Kötülük yapma, hata ve yanlış karar verme özgürlüğü bir sınavın varlığına işarettir. Dünyanın var oluş amacının sınav diyalektiği olması akla en uygun seçenektir.”, “İlk varoluşu yapıp mükemmel yasalar koyan ve bu yasaları her saniye yöneten uzay ve zaman dışında bilinçli bir irade sahibinin (Vacib-ül Vücud) varlığı zorunludur.”, “Biz bu Yaratılış manifestosunu hazırlayanlar olarak, O sonsuz, mutlak ilim, irade, kudret ve hikmet sahibi zorunlu varlığın (Vacib-ül Vücud), Kur’an-ı Kerim’de ifade edilen Tevhid (Allah) kavramına uyduğunu bütüncül bilim kanıtı ile ilan ve beyan ederiz.” gibi ifadeler yer aldı. (28 Ekim)

              TBMM, SİYASET VE TOPLUM

1. AKP'li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan'ın katılımıyla 28. dönem 3. yasama yılının açılış töreni öncesinde CHP Meclis Grup yönetimi milletvekillerine Erdoğan salona girdiğinde ayağa kalkılmasını istediği bir mesaj gönderdi. Genel Kurul'daki 'ayağa kalkma' görüntülerinin basında ve sosyal medyada gündem olması üzerine CHP Genel Başkanı Özgür Özel “Normalleşme adımlarının ne partime zararı var, ne ülkeme zararı var.” dedi. (1 Ekim)

2. Osmanlı Padişahı İkinci Abdülhamid’in torunu Orhan Osmanoğlu, İsrail’in Lübnan’a dönük saldırıları sürerken sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Osmanlı Hanedanı'ndan 25 aile üyemiz Lübnan'da zor şartlar altında yaşıyor. İsrail'in kara harekâtı açıklamasıyla durum daha da kritik hale geldi. Onları Türkiye'ye geri getirme çalışmalarımız başlamıştır. Dualarınızı bekliyoruz, zira aralarında yaşlı ve hasta üyelerimiz var. Allah’ın izniyle onları güvenle vatanımıza kavuşturmayı ümit ediyoruz.” (1 Ekim)

3. Türkiye’de Hizbullah adıyla faaliyet yürüten islamcı terör örgütüyle bağlantılı olduğu iddia edilen ve Cumhur İttifakının destekçisi HÜDA PAR Genel Merkezi yayınladığı haftalık değerlendirmede “yeni Anayasa” dayatmasına vurgu yaparken Medeni Kanunu hedef aldı. Açıklamada Anayasa ile ilgili “TBMM, yeni anayasa yapma konusunda tam bir yetkiye haiz olduğu gibi millete karşı tarihsel bir sorumluluk da taşımaktadır. Yıllardır anayasa ve sistem değişikliğini dillendiren tüm siyasi partiler, bu konuda bir an önce inisiyatif almalı ve hazırlıklarını yaparak kamuoyu karşısına çıkmalıdır. 1982 Anayasası’nın hiçbir metni ve maddesi esas alınmadan, tamamen tertemiz bir sayfa üzerine yeni bir anayasa yazılmalıdır.” ifadeleri yer alırken “Eğitim' ve 'hukuk' sistemi ahlaki yozlaşmaya çanak tutan, gençliği ifsat eden her türlü öğeden arındırılmalıdır.” dendi. Medeni Kanundaki nafaka düzenlemesine ilişkin “uzun bir süredir süresiz nafaka meselesinin, toplumsal vicdanı yaralayan ve mağduriyetlere sebep olan bir uygulama olarak varlığını sürdürdüğü, Diyanet'in fetva hattını arayan bir vatandaşa, sürekli nafaka alınmasının caiz olmadığı ve bunun haram olduğunun beyan edilmesinin, sorunu bir kez daha gündeme taşıdığı” belirtilerek “Mevcut uygulamada süresiz nafaka için nafaka yükümlüsünün kusurlu olması şartının aranmadığı ve bu nedenle sıkça suiistimal edildiği kamuoyunun malumudur. Bu da genellikle erkeğe yansıtılmakta ve ömür boyunca nafaka ödemek zorunda bırakılmaktadır. Öte taraftan mevcut haliyle süresiz nafaka uygulaması, nafaka ödemek zorunda kalan eşin yeni bir aile kurmasına engel olmakta ve böylece toplumsal yapımızın temellerini sarsıcı bir işlev görmektedir.” ifadeleri yer aldı. (1 Ekim)

4. Diyarbakır’a bağlı Tavşantepe Köyü’nde öldürülen 8 yaşındaki kız çocuğu Narin Güran’ın cinayetiyle ilgili CHP’nin TBMM Genel Kurulu’nda verdiği “Narin Güran cinayetinin araştırılması” önerisi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. (2 Ekim)

5. 6 Şubat 2023 depremlerinde Kahramanmaraş’ta yıkılan ve 29 kişinin hayatını kaybettiği Özlem Bayraktar Apartmanı ile ilgili davanın ikinci duruşmasında yapı denetim şirketi yetkilileri “Türk örf ve adetlerine göre insanları rahatsız etmemek adına binaya ve evlere girmeyerek denetim yapamadıklarını” belirtti. (3 Ekim)

6. Siyasi iktidara yakınlığıyla bilinen Nedim Şener, Haber Global ekranlarında katıldığı canlı yayın programında “Hep Türkiye'ye 'Osmanlı hilafet yaymaya çalışıyor' filan diyorlar. Gözümüzün önünde bir Şii hilali oluşturdu. Suriye'den Yemen'e kadar. Afrika'da Şii yayılmasında Batı hiç ses çıkarmıyor. Ama Sünni alan genişlediğinde ya Boko Haram karşına çıkıyor ya DEAŞ diye onları vurup indiriyorlar. Şiiler istediği gibi yayılabiliyor.” diyerek “Şiiler İslam'in kalbinde bir hançer gibi duruyor.” ifadelerini kullandı. (4 Ekim)

7. Gerici Milat Gazetesi Ankara Temsilcisi Özlem Doğan İstanbul Fatih’te kafası kesilip surlardan atılarak öldürülen cinayetiyle ilgili sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda “İzlerken kanım dondu. Önce 19 yaşındaki Ayşenur Halil’i öldüren Semih Çelik adlı psikopat, 1 yıldır rahatsız ettiği 2005 doğumlu İkbal Uzuner’i vahşice öldürüp ceset parçalarını yola fırlatmış. Sonra da surlardan aşağıya atlamış. Laik yasalarla olmuyor işte! Tek çare şeriat.” ifadelerini kullandı. (5 Ekim)

8. Yeniden Refah Partisi (YRP) Genel Başkanı Fatih Erbakan, partisinin genel merkez binasında düzenlenen “İl Başkanları Toplantısı” öncesi yaptığı açıklamada suçluyu cezalandırmayan bir yargı sisteminin olduğunu söyleyerek idam çağrısını yineledi. “Bu konuda tüm siyasi partiler bir araya gelerek bir Ceza İnfaz Sistemi Reformunun hayata geçirmesi ve milletimizin adalete güvenini yeniden tesis etmesi son derece önemli. Bir değil, iki değil, üç değil. Her hafta veya 10-15 günde bir böyle bir vahşet haberiyle sarsılıyoruz” diyen Erbakan Diyarbakır’da öldürülen Narin Güran cinayetini gerekçe göstererek “bu gibi cinayet vakalarının önüne geçilebilmesi için idam cezasının da caydırıcı bir ceza olarak mutlaka Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin gündemine alınması gerektiğini ifade ediyoruz” dedi. (5 Ekim)

9. Yeniden Refah Partisi (YRP) Kocaeli Milletvekili Mehmet Aşıla, TBMM Genel Kurulu’nda gündem dışı söz alarak idam cezasının geri getirilmesi gerektiğini savundu. Aşıla “Bir kerecik de kendimiz olalım. Bırakın Avrupa Birliği ne der takıntısını, bir kere de kendi inanç ve değerlerimize uygun davranalım.” ifadelerini kullandı. (6 Ekim)

10. Yaşları 19 olan İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil’in 19 yaşındaki Semih Çelik tarafından vahşice katledilmesinin ardından daha önceleri üniversitelere ''fuhuş yuvası'' diyen Ebubekir Sofuoğlu “İslam hassasiyeti ile yetiştirilmiş olsaydı kendisine namahrem olan bu katille hiç tanışmayacaktı. İslami hassasiyetler çiğnenmeye devam ettikçe, tabii ki istemiyorum ama bu acı hadiselerle ne yazık ki karşılaşmaya da devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı. Sofuoğlu, “Gördüğünüz gibi batıdan ithal ettiğiniz şeytanın kanunları masumları koruyamıyor ve İslami kanunlar hiçbir şekilde yürürlükte olmamasına rağmen yine bir yığın it sürüsü hala İslam’ı suçluyor. Neymiş efendim; baskı varmış, gençler baskıdan kurtulmaya çalışıyorlarmış diye hiçbir gerçek temeli olmayan saçma sapan iddialarla, çocukların asıl katline sebep olan o batının şeytan kanunlarının sebep olduğu cinayetleri bu şekilde gizlemeye çalışıyorlar. Devlet, İslami hassasiyetlerle Peygamber Efendimiz SAV’in hayatı ve bir insanın sahip olması gereken temel ahlak ve maneviyatı tüm incelikleriyle okullardaki çocuklara vermiş olsaydı, hiç mi farklı olmazdı. Okullardaki çocuklar, İslami hassasiyetlerle yetiştirilmiş olsaydı yine aynı sonuçla mı karşılaşırdık?” dedi. (6 Ekim)

11. Siyasi iktidara yakın Akit Gazetesi yazarı Ali Karahasanoğlu köşe yazısında Medeni Kanunu ve Laiklik Meclisi Üyesi Prof. Dr. Nazan Moroğlu’nu hedef aldı. “Medeni Kanunun 98. yılında iki genç kızımızın acı tablosu” başlıklı köşe yazısında “Türk kadını eskiden erkekler gibi eşit yurttaşlar değildi de 1926’da Medeni Kanunun kabul edilmesi ile eşit yurttaşlar olduysalar. Buyrun iki genç kızımızın vahşice öldürülmesinin sorumluluğunu üstlenin.” diyen Karahasanoğlu, “Medeni Kanunu kabul etmişiz, Mehmet Âkif’in dediği gibi tek dişi kalmış canavarın kanununu almışız ve toplumumuzu en ifsat etmesine sebep olmuşuz” demesi gerekenler.. Kalkmışlar, ‘Kadınlar hayat hakkı kazandılar’ diyorlar. Laikçi sistemde kadının adı yok.” ifadelerini kullandı. (6 Ekim)

12. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan partisinin Ekmek ve Adalet Buluşmaları kapsamında Bursa’da yaptığı konuşmada “Yeni ve sivil anayasaya hayır demiyoruz, demokratik bir anayasa olsun ama kadın arkadaşımızın dile getirdiği talepleri içersin. Kürdün dilini içersin, emeklinin, emekçinin insanca yaşayabileceği ekonomik şartları sağlasın. Türkiye’nin bütün renklerini kapsayan, Alevinin inanç özgürlüğünü kapsayan bir anayasaya kim hayır diyebilir? Hiçbirimiz demeyiz. Yerel yönetimlerin yetkilerinin geliştiği, yerel demokrasinin geliştiği bir anayasaya yok demeyiz. Yapacağı anayasa Türkiye’deki bütün renkleri kapsayacak. Anayasada herkes Türktür diyor. Diğeri Araptır, Çerkesdir, Kürttür. Dolayısıyla Türkiye’de yeni bir anayasa yapılacaksa bu konuda samimiyet bekliyoruz. Önce cezaevleri boşaltılsın, tecrit kalksın sonra bu sermaye dostu iktidar biraz emekçinin, işçinin dostu olsun, ekonomide adalet olsun. En önemli Türkiye’deki bütün insanlar kendi renkleriyle yaşasınlar. Kendi dillerini öğrensinler, dilleriyle eğitim görsünler. Türkiye’de yurttaşlık tanımı yeniden yapılsın. Hepimiz insanız, kardeşiz, bir aradayız ama farklıyız. Farklılıklarımızı koruyan, buna saygı gösteren, farklılıklarımızdan dolayı bizi yok saymayan, içeri atmayan, yok etmeyen bir anayasaya biz yok demeyiz. Ama "ben şahım, padişahım ona göre bir anayasa yapalım" denirse en başta biz karşı dururuz. Önce yol temizliği, önce samimiyet, bu samimiyete bakarak ona göre Türkiye emekçileri adım atabilir.” ifadelerini kullandı. (6 Ekim)

13. Siyasi iktidara yakın Akit Gazetesi yazarı Ali Karahasanoğlu köşe yazısında bu kez de Laiklik Meclisi Üyesi Zülal Kalkandelen ile 1990 yılında yobaz katillerce öldürülen Doç. Dr. Bahriye Üçok’u hedef aldı. Karahasanoğlu “İyi ki varsın Zülal!” başlıklı yazısında Doç. Dr. Bahriye Üçok için “Vay yalancı vay. Vay ahlaksız vay..” ifadelerini kullandı. (7 Ekim)

14. Ankara'da Ulus Meydanı’nda “Filistin'e destek” adı altında düzenlenen mitingde tevhid ve hilafet bayraklarıyla tekbirler getirilerek 'hilafet' sloganları atıldı. (7 Ekim)

15. Türkiye’de Hizbullah adıyla faaliyet yürüten islamcı terör örgütü yöneticisi Enver Kılıçarslan’ın başkanı olduğu Alimler Ve Medreseler Birliği’nin (İttihadul Ulema) Diyarbakır'da dokuzuncusunu düzenlediği “alimler buluşmasının” ardından bu örgüte yakın oluşumların Aksa Tufanı saldırısının yıldönümünde düzenlediği mitingde tekbirler getirilip cihat bayrakları taşınarak “Cenk, cihat, şehadet” sloganları atıldı. Cumhuriyet Gaztetsi’nden Aytunç Ürkmez’in haberine göre Türkiye’de Hizbullah adıyla faaliyet yürüten örgüte yakın Mustazaflar Cemiyeti ise yürüyüş için teşekkür iletisi yayımladı. Âlimler ve Medreseleri Birliği’nin Milli Eğitim Bakanlığı örgütlenmesi olarak bilinen Peygamber Sevdalıları Platformu’nun (PSP) öncülüğünde yapılan yürüyüşe HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu da katılarak konuşma yaptı. Yapıcıoğlu konuşmasında “Aksa Tufanı bir milat olacak, ümmeti bir araya topladı ve bundan sonra da toplayacak” ifadelerini kullandı. Yürüyüşe katılan örgütler adına konuşan Memur-Sen Diyarbakır İl Başkanı Ramazan Tekdemir ise “Türkiye ve bölge ülkeleri güçbirliği yaparak ‘Kudüs İttifakı’ kurulmalıdır. Direnişe askeri, lojistik, teknolojik destek verilmelidir” dedi. (8 Ekim)

16. BBP Genel Başkanı Mustafa Destici partisinin genel merkez binasındaki belediye başkanları toplantısı öncesinde yaptığı açıklamalarda, "İdam cezası mutlaka ama mutlaka geri gelmelidir" dedi. Destici Diyarbakır’da öldürülen Narin Güran’ı gerekçe göstererek “İdam dışında bir ceza ne suçun karşılığıdır ne bizim inançlarımızın ve kültürümüzün, değerlerimizin gereğidir.” ifadelerini kullandı. (8 Ekim)

17. Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde kimliği belirsiz bir kişi Atatürk Anıtı'na balyozla saldırdı. Anıta elindeki balyozla vuran adamı gören çevredeki yurttaşler şahsa müdahale ederek engellendi. Çevredekilerin ellerindeki süpürge ve çöp kovalarıyla müdahale ettiği saldırgan büstten indirildi. Saldırgan, ihbar üzerine olay yerine gelen polis tarafından gözaltına alındı. (8 Ekim)

18. Gülen cemaatinin yayın organı Zaman gazetesi yazarlarından Mümtaz'er Türköne Medyascope kanalında katıldığı programda “Ben cemaat mensuplarını cezaevinde tanıdım. Bir kaymakama, 'İçişleri Bakanlığı'ndan gelen emirle, cemaatten gelen emir birbiriyle çelişirse ne yaparsın?' diye sordum. 'Cemaatten gelen emri yerine getiririm' dedi.” ifadelerini kullandı. (8 Ekim)

19. HÜDA PAR Hazro İlçe Başkanlığı Diyarbakır'ın Hazro ilçesinde Bozan ve Çiftçi aileleri arasında yaşanan husumetle ilgili barış töreni düzenledi. HÜDA PAR’ın yayın organı İlkha’daki haberde “Bölgede aileler ve aşiretler arasında yaşanan husumetlerin sona erdirilmesinde önemli görevler üstlenen HÜDA PAR, yaptığı müzakerelerle kavgalı ve husumetli aileleri barıştırmaya devam ediyor.” ifadeleri yer aldı. (8 Ekim)

20. Geçmiş yıllarda ensest ilişkiyi savunan Cumhuriyet ve Atatürk düşmanı İhsan Şenocak katıldığı bir yayında “Roma'nın sarhoşlarından aldığın ceza hukukuyla bu milletin kızlarının, eşinin, ailesinin namusunu da iffetini de koruyamazsın. Tarih, Allah'ın kitabını çağırıyor…” dedi. (9 Ekim)

21. Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Alfatlı, Bursa'da düzenlediği basın toplantısında yeni anayasayla birlikte idam cezasının da geri getirilmesi gerektiğini söyledi. Alfatlı, çocuklara yönelik suç işleyenler ile asker, polis ve öğretmenlerin ölümüne neden olanlar için idam cezasının geri getirilmesini istediklerini söyledi. (9 Ekim)

22. AKP’li TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Gazi Üniversitesi Akademik Yılı Açılış Programı'nda yaptığı konuşmada “yeni anayasa” dayatmasıyla ilgili “Bu anayasa yapım sürecini kimse zehirlenmeye kalkmasın. Kimse bu tarihi fırsatı heba etmeye aracı olmasın.” dedi. Konuşmasında “Yeni anayasanın içerisinde önemli bir konu da anayasa ve ideoloji arasındaki ilişkidir. Türkiye'de yüzlerce ideolojinin olduğu açıktır. Kimin ideolojisini anayasaya yazacağız.” ifadelerini kullanan Kurtulmuş Anayasanın 3. maddesinin değiştirilmesi gerektiğini söyledi. (10 Ekim)

23. Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkan Yardımcısı Ekrem Alfatlı, “yeni Anayasa” ve idam çağrısı yaptı. Alfatlı “Biz yeni anayasada mutlaka ve mutlaka iki suça idam cezası getirilmesi gerektiğini söylüyoruz. Büyük Birlik Partisi’nin sivil, yerli, özümüze ve kültürümüze uygun yeni bir anayasanın acilen yapılması gerektiğini ifade ediyoruz.” dedi. (10 Ekim)

24. Şırnak'ın İdil ilçesinde kaldıkları yatılı Kuran kursundan çıkan Enes Düzgün ve Enes Arız'dan 3 gündür haber alınamadığı bildirildi. Oyalı köyünde yaşayan iki çocuğun bulunması için arama çalışması başlatıldı. (10 Ekim)

25. Sosyal medya paylaşılan görüntülerde bir kadın, avukatlığı bıraktığını açıkladı. Avukatlığı neden bıraktığını açıklayan kadın, yayınladığı videoda Allah'ın kurallarına uyulmadığını gerekçe gösterdi. Genç kadın videosunda, “Rabbimden gelen apaçık beyineler sonucunda tağuta kulluk etmekten uzaklaşarak Rabbime teslim oluyorum. Allah'ın kurallarının anılmadığı, bu nedenle bizi Allaha ve ahirete yöneltmek yerine beşeri iradeye tabi kılan ve bu şekilde nefislerimize zulmeden bir sistemde, Rabbimize hesap verme bilincinin yok sayıldığı bir sistemde avukatlığı bırakıyorum” dedi. (10 Ekim)

26. İslamcı Yeni Şafak Gazetesinden Ömer Lekesiz “İki İbrahim ve İki Süleyman” başlıklı yazısında “serde azgınlaşmış bir ufuksuzluk, despotik hayaller ile Batı hayranlığı üstüne inşa edilmiş olan Kemalizm var ve Türkiye 85 yıldır bu bela ile mücadele ediyor.” ifadelerini kullandı. (12 Ekim)

27. BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, siyasi iktidarın yüz bin lira üzerinde kredi kartı limiti bulunanlardan “savunma sanayii katkı payı” olarak yıllık 750 lira fon payı alınmasını öngören teklifine itiraz edenlerle ilgili “Onların derdi, biliyorsunuz bunların takımı, savunduğu siyasetçilerden biz ne duyuyoruz? Bunlar milliyetçileri değil DEM’lileri savunuyorlar. Bunlar Türkiye ile Yunanistan karşı karşıya geldiğinde Yunanistan’ı savunurlar, Batı’yı savunurlar, Ermenistan’ı savunurlar. Bunların hiçbir zaman Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni savunduğunu görmedim.” Dedi. Destici “Atatürkçülük adı altında, Atatürk ve laiklik kelimelerinin arkasına saklanarak devlet, vatan din düşmanlığı yapıyorlar. Benim tavsiyem şu, onun vermediği 750 lirayı da biz veririz, bu millet verir. Bu milletin ve devletin onun gibi düşünenlerin parasına ihtiyacı yok. Gitsin o 750 liraya bir büyük rakı alsın, demlenmeye devam etsin.” ifadelerini kullandı. (13 Ekim)

28. Siyasi iktidarın kontrolündeki Hürriyet Gazetesindeki “Numan Kurtulmuş ilk dört maddeye savaş mı açtı” başlıklı yazısında Numan Kurtulmuş’un Anayasa’nın üçüncü maddesinin değiştirilmesine ilişkin sözlerine atıfla Ahmet Hakan “Anayasa’nın ilk dört maddesi, tabii ki değişmemeli, değiştirilmemeli. Ama amaçtan ve işlevden hiçbir sapma oluşturmayan minnacık bir ifade değişimi de mi olmayacak ilk dört maddede.” ifadelerini kullandı. (14 Ekim)

29. Samsun'un Bafra ilçesinde 14 yaşındaki kız çocuğunun evlendirilmeye çalışıldığı ortaya çıktı. Bafra İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı ekipler, Dededağı Mahallesi’nde düğünleri denetlemek için icra ettikleri devriye faaliyetinde, damat ile gelinin reşit olmadığını tespit etti. 5 kişi gözaltına alındı. (14 Ekim)

30. YRP Genel Başkanı Fatih Erbakan, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Anayasa’nın üçüncü maddesini hedef alan AKP’li Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş ile ilgili “Üzerine fazla gidildiğini düşünüyorum” dedi. Anayasa’nın ilk dört maddesi ile ilgili sorunlarının olmadığını öne süren Erbakan, “Ancak o üç maddenin içerisindeki ‘laiklik’ kelimesinin bir izahının, açıklamasının yapılması gerekir. Böylelikle inanç özgürlüğüne ve İslami hassasiyetlere karşı bir silah olarak kullanılabilmesinin önüne geçilmesi gerekir. AK Parti’nin kapatma davasındaki bir oy farkla kapanma kararı alınmadı. Az kalsın AK Parti’nin kapatılması söz konusu olacaktı. Böyle acı tecrübelerimiz var. 28 Şubat’ta laiklik ilkesi adı altında yapılan uygulamalar, inanç özgürlüğüne yönelik kısıtlamalar ortada. Tekrardan bu gibi olaylarla karşılaşmamak açısından, Türkçede de yeri olmayan, yabancı bir kelime olan ‘laiklik’in anlamının açık ve sarih bir şekilde konulması gerekiyor. Böylelikle inanç özgürlüğüne ve İslami hassasiyetlere karşı bir silah olarak kullanılabilmesinin önüne geçilmesi gerekir.” ifadelerini kullandı. (16 Ekim)

31. BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, siyasi iktidarı destekleyen Habertürk kanalında katıldığı programda laiklik tanımından rahatsız olduğunu söyleyerek “laiklik tanımının daha net bir hale getirilmesini istiyorum. Geçmişte bir zulüm olarak döndü millete.” dedi. (17 Ekim)

32. Marmara Üniversitesi'nde araştırma görevlisi olan gerici sosyal medya trolü Furkan Bölükbaşı Erzurum Valiliği’nin, sosyal medya hesabından paylaştığı “Erzurum İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, “Dünya Kadın Çiftçiler Günü“nde kadın çiftçilerle bir araya gelerek kutladı.” sözleriyle paylaştığı görüntülerdeki kadın çiftçilerin sadece gözleri açık kalacak şekilde giydiği ehrama dönük tepkilerle ilgili sosyal medya hesabından paylaşım yaptı. Bölükbaşı paylaşımında “Kadınlarımızın asil tesettürünü görünce kafirler çıldırmış. Türk kadını budur. Her zaman da böyle asil kalacaktır. İster çıldırın, ister kudurun bunu değiştiremezsiniz. Er ya da geç Şeriat da gelecek. Batı boyunduruğundan mutlaka çıkacağız.” ifadelerini kullandı. (17 Ekim)

33. TBMM Genel Kurulu'nda konuşan HÜDA PAR Genel Başkan Vekili ve Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir, çifte vatandaşlarla ilgili partisinin verdiği kanun teklifinin öne alınmasını ve yasalaştırılmasını istedi. (17 Ekim)

34. Gerici Milat Gazetesi Ankara Temsilcisi Özlem Doğan sosyal medya hesabından Yenidoğan çetesi ile ilgili yaptığı paylaşımda 14. yüzyıl Alevi ve Bektaşi edebiyatının önemli isimlerinden Nesimi ile ilgili skandal mezhepçi ifadeler kullanırken idam ve işkence çağrısı yaptı. Doğan “14. yüzyılda sapkın dini fikirleri yüzünden Nesimi derileri yüzülerek idam edilmiştir. Ne kadar caydırıcı bir ceza, bugün bile tüyleri diken diken eden bir ürkütücülükte. Yenidoğan çetesi #bebekkatilleri’ne böyle bir ceza verilse kimse böyle bir alçaklığı bir daha göze alamaz.” dedi. (20 Ekim)

35. TBMM Adalet Komisyonu'nda, "etki ajanlığı” düzenlemesinin de yer aldığı 23 maddelik Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin görüşmeleri başladı. (23 Ekim)

36. BBP Genel Başkanı Mustafa Destici “Şeriâtla yönetilen ülkelerde suç oranının düştüğünü görmekteyiz.” dedi. (27 Ekim)

37. 2018 yılında Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde AKP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın akraba ve aşireti ile Şenyaşar Ailesi arasında yaşanan cinayetler sonrası husumeti sonlandırmak üzere bürokrat ve milletvekilleri arabuculuk için seferber oldu. Görüşmelere AKP’li Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, AKP’li TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ, AKP Grup Başkanvekili Abdülhamit Gül, DEM Partili TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, DEM Parti Urfa Milletvekili Mithat Sancar, DEM Partili Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ahmet Türk ve DBP Eş Başkanı Salihe Aydeniz katıldı. Yapılan konuşmaların ardından Şanlıurfa Eyyübiye Millet Bahçesi’ndeki program, yapılan dualar ve verilen barış yemeğiyle sona erdi. Görülen davanın duruşmasında ise Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, olaydan hemen sonra tutuklanan ve onlarca yıl hapis cezası alan Fadıl Şenyaşar sürpriz bir şekilde tahliye oldu. Fadıl Şenyaşar ile birlikte mahkeme Yıldız ailesinden Enver Yıldız ve Celal ile Mikail Şimşek’i de tahliye etti. Bu dört isme, ev hapsi ve adli kontrol uygulanacak. (28 Ekim)

38. Batman’da valilik tarafından düzenlenen kitap fuarına katılan “kişisel gelişim uzmanı ve eğitimci yazar” Sıtkı Aslanhan “25 yıldır anne ve babalara çocuklarının akademik başarısını, LGS, TYT ve AYT'siyle uğraşacağınıza, çocuklarınızın kişiliği, karakteri, şahsiyeti ve ebedi hayatı olan ahiretleriyle uğraşın ve orayı kazandırın. O kazandırılınca zaten Cenab-ı Allah, çocuklarımızın dünyalıklarını da güzelleştirecektir.” dedi. (28 Ekim)

39. AKP Kayseri Milletvekili Hulusi Akar, sosyal medya hesabında “Geleceği bugünden yönetecek bir Anayasa hazırlamak hepimizin amacı olmalıdır.” sözleriyle video paylaştı. Akar videoda “Biz kuantum liderliği falan diyoruz, 21. yüzyıldan bahsediyoruz. Bunun konsesus yoluyla anlaşarak bir şey yapılmasını son derece arzu ediyoruz. Zaten şu anda TBMM’de devam eden bir süreç var.” ifadelerini kullandı. (28 Ekim)

40. Gerici Milat Gazetesi Ankara Temsilcisi Özlem Doğan sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Tek parti yönetiminin; CHP’nin içkiyle bütünleştirdiği Cumhuriyet’in 101. yılı Müslüman Türk milletine yakışır şekilde Kuran-ı Kerim’le kutlanıyor… #29Ekim” ifadelerini kullandı. (28 Ekim)

41. Eski AKP Milletvekili Mehmet Metiner, Yeni Şafak gazetesinde “Cumhursuz cumhuriyetten demokratik cumhuriyete!” başlıklı yazısında, 1924 Anayasası'nı ve laikliği hedef aldı. “Kuvayı Milliye'nin amacı, Cumhuriyet kurmak değildi. Milli Mücadelenin tek amacı vardı: Şeriatı, hilafeti ve saltanatı muhafaza temelinde yabancı işgale son vermek” diyen Metiner, “Meclisin adı da sadece Büyük Millet Meclisi (BMM) idi. Bu kurucu ruhun 1921’de ilan edilen Teşkilâtı Esasiye Kanunu’nda (Anayasasında) Türkiye Devletinin İslamcı olduğu alenen ilan ediliyordu. Meclisin görevleri arasında “Ahkâmı şer’iyenin tenfizi” yani “şeriat hükümlerinin uygulanması” zikrediliyordu. Bu kurucu anayasada ne Ankara’nın başkent ne de Türkçe’nin resmi dil olduğu belirtilir. Yani ilk meclisin ruhu da anayasası da İslamcıydı/şeriatçıydı. Lozan Sözleşmesi’nden birkaç ay sonra ilan edilen Cumhuriyetle yeni bir düzen kuruldu. Şeklen devletin dininin İslam olduğu 1924 Anayasası’nda belirtildi ama yapılıp edilen her şey o kurucu ruhun inkarı mahiyetindeydi. Nitekim 1937’de devletin dininin İslam olduğu ibaresi de kaldırıldı. Laikçiliğin benimsendiğinin resmen açıklanmasından sonra tamamen farklı bir düzen te’sis edildi" ifadelerini kullandı. (29 Ekim)

42. Muğla'da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında düzenlenen törende Mustafa Kemal Atatürk'ün posterine yer verilmezken öğrencilere AKP'li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan'ın posteri taşıttırıldı. (29 Ekim)

43. Şeriata uygun olmadığı için avukatlıktan vazgeçtiğini söyleyen Eylül Ecem Zal adlı şahsın, Mustafa Kemal Atatürk'e hakaret ettiği bir video ortaya çıktı. Zal söz konusu videoda “Mustafa Kemal Atatürk gibi eser sahipleri binalarıyla beraber cehenneme sürülecektir” ifadelerini kullandı. (30 Ekim)

44. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, gündemi değerlendirdiği partisinin haftalık Meclis Grubu Toplantısında “Cumhuriyetin ilk yüzyılının her birimiz tanığı, sanığı ve mazlumuyuz. Geçen yüzyılda, devletin toplum üzerindeki vesayeti, toplumun gelişmesini ve özgürleşmesini engelledi. Demokratik Cumhuriyet, 1920 Meclisinin çoğulcu yapısını ve 1921 Anayasasının kurucu meclis ruhunu, 21. yüzyıl gerçekliği ve demokratik bir anayasa ile taçlandırmaktır. Bize göre, demokratik bir cumhuriyetin nitelikleri; çağdaş hukuk normlarını içeren bir anayasa, güçlü demokrasi, tarafsız ve bağımsız yargı, barışçıl dış politika ve ekonomide adalettir.” ifadelerini kullandı. (30 Ekim)

45. Kamuoyunda “Cübbeli Ahmet” olarak tanınan Ahmet Mahmut Ünlü’nün, mafia çetesi lideri Alaattin Çakıcı’nın elini öpmeye çalıştığı anların görüntüleri sosyal medyada paylaşıldı. Görüntülerde Ünlü’nün el öpmeye yeltendiği ancak Çakıcı’nın elini geri çektiği anlar dikkat çekti. Görüşme öncesinde MHP’ye yönelik eleştirilerde bulunan Cübbeli Ahmet, Abdullah Öcalan için çağrı yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi eleştiren bir video yayımlamıştı. Ancak Ünlü, Çakıcı’yı ziyareti sonrasında Bahçeli’nin Öcalan konusundaki tutumunu destekleyen bir açıklama yaparak, “Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi, bu günkü açıklamasıyla terör sorununun devam ettiğini vurgulamıştır. MHP’nin teröre tâviz verdiğine dair çıkarılan fitnelere itibar edilmemelidir,” dedi. (31 Ekim)

CEMAAT-TARİKAT VE BAĞLANTILI YAPILAR

1. NOW TV’de yayınlanan Kızıl Goncalar dizisinin yayından kaldırılması için tarikat ve cemaatlerin baskı uyguladığı ve oyuncuların tehdit edildiği öğrenildi. (1 Ekim)

2. AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yönetcisi olduğu TÜGVA Türkiye’nin farklı illerinde “Vakıf Okulu Başlıyor” duyurusu yayınladı. İstanbul şubesinin sosyal medya hesabından yapılan duyuruda “Ders takviyeleri, Kur’an-ı Kerim eğitimi, okçuluk, satranç, mangala ve daha bir çok eğitimi içeren #VakıfOkulu’na tüm ortaokullu kardeşlerimizi bekliyoruz.” dendi. (2 Ekim)

3. İsmailağa cemaatine bağlı Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel ile, 6 yaşından itibaren kızını “dini nikah” adı altında 29 yaşındaki Kadir İstekli'nin cinsel istismarına maruz bırakması nedeniyle hapis cezası almalarının ardından Gümüşel’in kızı ile İstekli arasındaki konuşmanın HTS kayıtları ortaya çıktı. (5 Ekim)

4. Furkan cemaati lideri Alparslan Kuytul’un eşi Semra Kuytul, Manisa’da meşaleli geçit töreni ve sloganlarla ile karşılandı. (6 Ekim)

5. Türkiye’de Hizbullah adıyla faaliyet yürüten islamcı terör örgütü yöneticisi Enver Kılıçarslan’ın başkanı olduğu Alimler Ve Medreseler Birliği’nin (İttihadul Ulema) Diyarbakır'da dokuzuncusunu düzenlediği “alimler buluşması” sonuç bildirgesi yayınlandı. İhvancı Hamas’ın 7 Ekim 2023’te İsrail’e başlattığı “Aksa Tufanı” harekâtı teması üzerine Diyarbakır Yenişehir Selahaddin Eyyubi Camisi Külliyesi Konferans Salonu’nda yapılan buluşmaya Türkiye dışında Filistin, Mısır, Afganistan, Katar, Sudan, Senegal, Suudi Arabistan ve Ürdün’den sözde din adamları katıldı. Buluşmanın ardından yayınlanan ve “Aksa Tufanı, İslam tarihi boyunca devam eden kutsal cihat sırasının bugün yürütülen halidir” denen 20 maddelik sonuç bildirgesinde “Aksa Tufanı, İslam tarihi boyunca devam eden mukaddes cihad silsilesinin bugün icra edilen hâlidir.”, “Aksa Tufanı, sindirilen ve ihlal edilen hakların, cihat ve onurlu direniş dışında başka yollarla kurtarılamayacağı ve korunamayacağını ispatlamıştır.”, “Sultan Abdülhamit Han, Filistin topraklarını siyonistlerin istilasından kurtarmak için kendi adına tapulamıştır. Bize göre bu, Ümmet adına yapılan bir tapudur.” gibi ifadeler yer aldı. (8 Ekim)

6. Kamuoyunda “Cübbeli Ahmet” adıyla bilinen Ahmet Mahmut Ünlü bir programda “İstanbul Sözleşmesi geri gelsin, yoksa kadınlar ölüyor... Ne alakası var? Eş cinseller için koymuşlar. Cinsiyet eşitliği olacak şöyle olacak böyle olacak. Onu neyse Tayyip Bey uyandı da Allah razı olsun iptal etti. Desene ki idamı getirin. İstanbul Sözleşemesini getireceğine bak Fatih Erbakan idam dedi. Tabii parti başkanı olduğu için o şeriat diyemez. Ben şeriat diyorum. Şeriatı getirin, idam da var içinde. Paket halinde şeriatı getirin. Şeriatın içinde her şey var. Cennet olacak burası. Şeriatı getirin 40-50 bin dolar olacak milli gelir.” dedi. (8 Ekim)

7. İzmir’in Karabağlar ilçesinde, kaçak yapılan Kuran kursu binasını görüntüleyen Halk TV ekibine tarikatçılar müdahalede bulundu. Halk TV ekibinin bulunduğu araca zorla binen şahıslar, gazetecilerin çektiği görüntüleri sildirmeye çalıştı. Kaçak Kuran kursunun İsmailağa cemaatine ait olduğu öğrenilirken yapı hakkında yıkım kararı olduğu ancak buna rağmen binanın faaliyete geçtiği kaydedildi. (9 Ekim)

8. Alihan Kuriş'in liderliğindeki Süleymancıların, Almanya Köln'de 70 milyon Euro'ya (2,6 milyar TL) inşa ettiği yeni merkez binasını yerinde incelediğini belirten Aydınlık Gazetesi muhabiri Kaan Arslan Alman Devleti desteğiyle inşa edilen yeni merkezle ilgili Ulusal Kanal’a konuştu. Arslan, Cemaat yöneticilerinin bu binadan "Avrupa'yı yöneteceklerini" söylediğini belirterek inşaata Alman devleti ve Köln Belediyesi’nin doğrudan maddi destek verdiğini söyledi. Rusya’da ve Kazakistan’da bütün okulları, yurtları ve derneklerinin kapatıldığına dikkat çeken Arslan bunun gerekçesinin Alman istihbarat bağlantısı olduğunu söyledi. (9 Ekim)

9. Birgün Gazetesinden İsmail Arı sosyal medya hesabından Menzil cemaatinin Fransa’daki dergahının fotoğrafını paylaştı. (10 Ekim)

10. Türkiye’de Hizbullah adıyla faaliyet gösteren İslamcı terör örgütünün Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki yapılanması olarak bilinen Peygamber Sevdalıları Platformu her yıl ülke genelinde düzenlediği Siyer Yarışmasında kazananlara bu yıl umre ödülü verileceğini duyurdu. (10 Ekim)

11. Çanakkale’nin Bayramiç ilçesine bağlı Külcüler köyünde bulunan Koç Termal ve Hilal Evleri’nde yaklaşık 200 müridiyle birlikte yaşayan ve kendisini “mehdi” ilan eden Mustafa Çabuk, ‘çıkar amaçlı suç örgütü kurma, nitelikli dolandırıcılık suçları’yla ilgili jandarma ve polis tarafından düzenlenen ortak şafak operasyonuyla sabaha karşı 15 müridiyle gözaltına alındı. Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü'ne getirilen Mustafa Çabuk ve 15 şüpheli işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Kendilerini “Hilafeti Muhammediye Tarikatı” diye adlandıran grubun, “mehdi” olarak kabul ettikleri Çabuk’la kendilerini depremzede olarak göstererek, köyün yakınlarında bulunan Koç Termal ve Hilal Evleri’ni 2 yıllığına kiraladığı belirtildi. (11 Ekim)

12. AKP’li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yönetcisi olduğu TÜGVA’nın İstanbuş şubesi sosyal medya hesabından “İzlerken bizim içimiz ısındı. Hayırlı Cumalar” sözleriyle küçük çocukların camide dua ederken ve namaz kılarken çekilen cüppeli ve sarıklı video görüntülerini paylaştı. (11 Ekim)

13. İzmir Karabağlar’daki Alevi köyüne iki seçim arasındaki boşluktan faydalanılarak yapılan İsmailağa cemaatinin kaçak öğrenci yurdu ve Kuran kursu tüm tepkilere rağmen faaliyete başladı. (11 Ekim)

14. Çanakkale’nin Bayramiç ilçesine bağlı Külcüler köyünde yaklaşık 200 kişiden oluşan ve kendilerini ‘Hilafeti Muhammediye Tarikatı’ diye adlandıran grupla “mehdi” olarak adlandırdıkları Mustafa Çabuk’un ‘çıkar amaçlı suç örgütü kurma, nitelikli dolandırıcılık’ suçlarından tutuklanmasının ardından Çabuk'un müridi Hasan isimli bir şahıs, televizyon programcısı Esra Erol'a tehdit mesajı gönderdi. Erol’un programına katılan bir kişi kızının kendisini mehdi olarak tanıtan Mustafa Çabuk adlı bir kişiyle kaçtığını, Çabuk’un bir termal otelde harem kurduğunu ve Çanakkale’deki otelde 300 kişiyi zorla tuttuğunu iddia etmişti. Hasan isimli şahıs yayınladığı videoda “Ey Esra Erol, ne yapmaya çalıştığını iyi biliyorum. sen benim canımı aldın, ben de senin canını alacağım. Seni sevenlerin de canını alacağım. Seni destekleyenlerin de canını alacağım. Herkesin canını alacağım. Uğraşma. Benim canımla uğraşma. Parça parka edilip o surlardan aşağıya atılırsın lan köpek.” dedi. (14 Ekim)

15. Halk TV'de ROTA programına katılan gazeteci İsmail Saymaz, IŞİD'in İstanbul Beylikdüzü'nde kurduğu kaçak medreseyle ilgili bilgi verdi. İstanbul Sarıyer’de 2024 Şubat ayında Santa Maria Kilisesi saldırganlarının da kaldığı kaçak medrese ve mescitin detaylarını aktaran Saymaz “medresenin” IŞİD sempatizanları tarafından kurulduğunu, kuruluş tarihinin belli olmadığını, kaçak olarak Türkiye’de bulunan daha çok Tacik, Özbek, Kazak ve Tatarlar tarafından işletildiğini ve Selefi bir mescit olduğunu söyledi. Kilise saldırısını yapan Tatar asıllı Amirjon Kholikov ve David Tanduev’in yasal yollardan Türkiye'ye geldiğini ve oturma izinleri olduğunu geldiklerinde bu medresede kaldıklarını belirten Saymaz, “Bu medrese de 20 çocuk var. Onlar da kaçak. Kuran eğitimi alıp yatılı kalıyorlar. Aralarında yetişkinler de var. Yetişkinler de IŞİD'in bombalı eylemler yapan saldırganları da var.” dedi. (16 Ekim)

16. Türkiye’de Hizbullah adıyla faaliyet yürüten islamcı terör örgütü bağlantılı Kuran Nesli Platformu her yıl çocuklara yönelik düzenlediği “Hayat Namazla Güzeldir” programı kapsamında Şanlıurfa’da Namaz Çalıştayı’nın altıncısını düzenledi. Recep Tayyip Erdoğan Gençlik ve Kültür Merkezi Konferans Salonu'nda yapılan programda konuşan Platformun sözcüsü Mehmet Emin Sütçü, cihad için namaz bilincinin önemli olduğunu söyleyerek “Namazla kuşanmış dipdiri bir ümmet inşa edelim. Bilelim ki; namazda kıyama durmayan ayaklar cihad meydanlarına kıyam için yürüyemez, Aziz olan Allah’ın huzurunda günde beş vakit namaz ile beslenmeyen ruhlar izzeti kuşanamaz” diyerek ebeveynlerden çocuklarını camiye gönderip namaz bilinci aşamalarını istedi. Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde görev yapan Veysel Kasar da konuşmasında Cumhuriyet düşmanı Said-i Nursi’ye Bediüzzaman Hazretleri diyerek sık sık atıf yaptı. Kasar “Said Nursi, bu toplumsal şükrün ifadesi olarak Türkiye'nin ilk kuruluş esnasında bunu o günkü milletvekillerine hatırlatıyor. Dinin en zaruri emirlerinden birisi namaz. Bu namazı siz terk ettiğiniz zaman burada çok büyük zararlar olacak diye… O günkü Meclis'e 8-10 maddelik bir beyannameyle bunu duyuruyor Said Nursi.” ifadelerini kullandı. Çalıştayın sonunda yayınlanan 12 maddelik bildirgede “İbadetsizliğin ve hayâsızlığın bir hayat nizamı olarak topluma dayatıldığı bu karanlık asırda, çocuklarımızın İslam fıtratı üzerinde yetiştirilmesinin bir gereği olarak küçük yaşlardan itibaren namaz bilincinin, ailede aşılanması anne babaların çocuklarına yönelik en önemli görevi olmalıdır.”, “Çocuklara yönelik namaz eğitimi çalışmalarının cami merkezli, çocukların zihin dünyasında güzel izler bıraktıracak şekilde yürütülmesi ile beraber, yapılan çalışmaların uygun bir üslup ve içerikle daha görünür hale getirilmesi için medya araçlarının maksada hizmet edecek şekilde kullanılması gerekmektedir.”, “Namazı ve namaz bilinci yerinde olan gencin kuracağı ailenin de temelleri namaz kadar temiz, değerli ve onurlu olacaktır.”, “Bugün yaşadığımız ruhsal bunalımların ve toplumsal çalkantıların en önemli sebebi şüphesiz ki maneviyatsızlıktır.”, “Tevhidi mücadelenin temel dayanağı ve esası camiler/mescitlerdir. Ümmet olarak mescitlerin inşası kadar ihyasına da gayret ettiğimizde bu tevhidi mücadele hakkıyla omuzlanabilir.”, “Müminlerin, Allah'a gerçek ve tam anlamıyla teslîm olup boyun eğerken aynı zamanda Allah'ın düşmanlarına karşı zihnî ve fiilî planda kıyâm edip başkaldırmaları ve her alanda mücadele etmeye azmetmeleridir. Dolayısıyla, zulme, küfre, şeytana, tağuta, münkere, fahşâya karşı direniş bilincini sürekli diri tutmak, cihadı inançla ve ısrarla sürdürmek, ancak namaz'ın ikâmesi ve idâmesi ile mümkündür.”, “Cihatsız namaz faydasız; namazsız cihad ise başarısız olmaya mahkumdur.” gibi ifadeler yer aldı. (20 Ekim)

17. Türkiye’de Hizbullah adıyla faaliyet yürüten islamcı terör örgütü yöneticisi Enver Kılıçarslan’ın başkanı olduğu Alimler Ve Medreseler Birliği’ne (İttihadul Ulema) bağlı Diyarbakır İlim İrfan Medresesi öğrencileri adı altında bir grup, HAMAS lideri Yahya Sinvar'ın öldürülmesi ile ilgili basın açıklaması düzenledi. (21 Ekim)

18. Türkiye’de Hizbullah adıyla faaliyet gösteren İslamcı terör örgütünün Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki yapılanması olarak bilinen Peygamber Sevdalıları Platformuyla bağlantılı Gaziantep Peygamber Sevdalıları Derneği Başkanı Muhammed Ata Yaçin 9 Şubat 2025’te yapacakları Siyer-i Nebi yarışmasını duyurdu. “Peygamber Sevdalıları olarak bizler de "O'nu Oku, O'nu Yaşa" temasıyla her sene düzenlediğimiz bu sene de 14'üncüsünü düzenleyeceğimiz Siyer-i Nebi Yarışması'na tüm Gaziantep halkını davet ediyorum.” diyen Yaçin “4 kategoriden oluşacak yarışmamıza 1'inci kategoriye 4'üncü ve 5'inci sınıflar, 2'nci kategorimize 6, 7 ve 8'inci sınıflar katılacak. 3'üncü kategoride lise öğrencileri, 4'üncü kategoride ise diğer kategoride kalan vatandaşlarımız katılım sağlayabileceklerdir.” ifadelerini kullandı. (21 Ekim)

19. Menzil cemaati “Menzil Yolu” isimli sosyal medya hesabında şeriat mahkemesi kurduğunu duyurdu. Duyuruda “Rahmetli Gavsımızın mahdumları olan büyüklerimiz; miras, köy, ilim ve irşad mekânlarının durumu dâhil tüm ihtilaflı konuların değerlendirilmesi ve hükme bağlanması hususunda bir hakem heyeti tayin etmişlerdir. Gavsımızın diğer üç halifesi, hüküm mercii olarak kabul edilmiştir.” ifadeleri yer aldı. (22 Ekim)

20. Aczmendi tarikatı lideri Müslüm Gündüz, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli hakkında övgü dolu sözler sarf ederek Öcalan çağrısını desteklediğini açıkladı. Gündüz “Bahçeli'nin büyük bir vatanperver olduğuna yüzde 100 eminim. Bugün AK Parti iktidarda bir şeyler yapıyorsa, kendi babayiğitliklerinden değil, bu Devlet Bahçeli'nin desteklerinden dolayıdır. Bu sözünden dolayı kahraman biliyorum.” dedi. Son olarak kızlarını liseye ve üniversiteye gönderenlere “deyyus” diyerek hakaret ederek “Bir adamın kızını götürüp liseye, üniversiteye vermesi ne demek? Zerre kadar haysiyeti, şerefi olan adam kızını üniversiteye verebilir mi?” ifadelerini kullanan Gündüz daha önce de Bahçeli için “Bahçeli büyük bir liderdir. Tarihta emsali az görülür bir kahramandır.” ifadelerini kullanmıştı. (26 Ekim)

21. Süleymancılar’ın lideri Alihan Kuriş’in, Fetullah Gülen’in cenazesine heyet gönderdiği belirtildi. Aydınlık Gazetesinden Kaan Arslan’ın haberine göre Kuriş’in ayrıca, Gülen’in ölümünden sonra cemaatin dünya genelindeki tüm yurtlarında hatimler okutarak dualar ettirdiği öğrenildi. (26 Ekim)

22. AKP'li Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın yönetiminde olduğu TÜGVA İstanbul temsilciliği 29 Ekim Cumhuriyet Bayramında sosyal medya platformu X'teki hesabında “Beni tefe koyarlar ama keşke Yunan galip gelseydi. Ne hilafet yıkılırdı. Ne şeriat yıkılırdı. Ne medreseler lağvedilirdi. Ne hocalar asılırdı. Hiç biri olmazdı” ifadelerini kullanan Cumhuriyet ve laiklik düşmanı Kadir Mısıroğlu'nun bir konuşmasının yer aldığı videoyu paylaştı. (29 Ekim)

23. İsmailağa cemaatiyle bağlantılı olduğu bilinen sski model Meriç Erkan sosyal medyada yayınlanan bir röportajda “Şeriatla yönetilmeyi kabul etmiyorlarsa bari bazı kilit kurallarını alıp koysunlar kanuna. Allah aşkına, Allah’ın kuralı be! Hipokrat yemini mi iyidir, Allahın yemini mi daha sağlamdır. Allahın kurallarını yaşayacaksın bu ülkede.” dedi. (29 Ekim)

Laiklik Meclisi İzleme Merkezi, 16 Ekim 2024